Yasemin Güler
Yasemin Güler
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

İznik, Mustafakemalpaşa, Bursa Anayasası… İşte son haberler

2014 yılından itibaren UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesinde yer alan İznik’in UNESCO Dünya Mirası Daimi Listesine adaylık çalışmaları şehirde layıkıyla yapılan ender işlerden biriydi.

UNESCO’nun Dünya Mirası olarak tanımladığı İznik’in geçici listeye girmiş olması dahi sadece ulusal düzeyde değil, uluslararası kamu düzeyinde de önemli bir başarı olarak kabul görmüştü. 2021 yılından itibaren hızlandırılan çalışmalar neticesinde, ‘Daimi liste’ye aday olabilme şartları olan yönetim planı ve adaylık dosyası bir yıl gibi bir sürede tamamlanmış, 10 Mayıs 2022 tarihinde tamamlanan yönetim planı, Eşgüdüm ve Denetleme Kurulu üyeleri tarafından oy birliği ile kabul edilerek yürürlüğe girmişti.

19 Eylül 2022 tarihinde tamamlanan adaylık dosyası ise Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 2024 Dünya Miras Komitesi Toplantısında görüşülüp karara bağlanmak üzere Türkiye’nin Dünya Miras Listesi adayı olarak, Dünya Miras Merkezine gönderildi tüm çalışmalar.

1 Mart 2023 tarihinde, UNESCO Dünya Merkezi dosyanın içeriğinin UNESCO’nun Uygula Rehberi formatına göre yazıldığını tespit ederek dosyayı eksiksiz olarak kabul ettiklerini, İznik’in Dünya Miras Listesi adaylığı sürecinin başladığını ve alanın korunmuşluk düzeyini değerlendirmek üzere International ICOMOS üyelerinin Temmuz- Eylül arasında İznik’e gelip incelemelerde bulunacağını Kültür ve Turizm Bakanlığına bildirdi.

Buraya kadar tüm süreç doğru ve yerinde işledi.

Sonrasında, yani dosyanın kabul edildiği 1 Mart 2023 tarihinden itibaren ICOMOS’un alan ile ilgili ek bilgi belge talepleri, ara raporları, panel ve nihai raporlama süreçleri için gerekli süreç başladı.

İznik’in Dünya Mirası Listesi’ne alınıp alınmadığı 2024 yılı Haziran ayında yapılacak komite toplantısında ilan edilecekti.

Beklentiler 2024 yılında İznik’in UNESCO Dünya Mirası Listesine daimi olarak gireceği ve bu sayede hem uluslararası bir prestij kazanılacağı hem de İznik ve Bursa açısından ciddi bir turizm gelirinin kapısının aralanacağı yönündeydi.

Gün geldi çattı…

UNESCO’nun danışma organı ICOMOS uzmanlarının nihai değerlendirmesinde İznik’in Dünya Mirası Listesine kayıt olmamasına yönelik bir değerlendirme sonucu çıktı.

Değerlendirmenin böyle çıkmasındaki en önemli faktör olarak anıtların tahrip edilmiş ya da dönüştürülmüş olmasını sayabiliriz. İznik’in içinde gezerken şehrin tarihi siluetinin günümüz yaşantısının içinde kaybolduğunu çıplak gözle bile tespit etmek mümkün bence.

ICOMOS’un olumlu gelmesi beklenen raporunun hüsran yaratması sonucunda İznik’in başvuru dosyası Dışişleri Bakanlığı tarafından geri çekilecek gibi görünüyor.

Vah bizim emeklerimize dedirtecek cinsten bu bilginin ardından bir de sevindirici haber vermesek olmaz.

Uluslararası Sulak Alanların Korunması Sözleşmesi (RAMSAR) ve Anayasa’ya aykırı olarak, yurttaşlardan gizlenen, plan hazırlanırken halkın katılımı engellenen İznik Gölü Sulak Alan Yönetim Planı’nın iptali istemiyle Bursa Barosu tarafından Bursa 2. İdare Mahkemesi’nde açılan davada şöyle karar verildi:

“…dava konusu İznik Gölü Sulak Alan Yönetim Planı’nın flora ve fauna açısından Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği’ne uygun olarak hazırlandığı görülmekle birlikte söz konusu planda su kalitesini belirlemeye yönelik yapılan çalışmaların yetersiz olduğu, sunulan hedeflerin uygulama ilkelerinin ve bu hedefleri gerçekleştirmeye yönelik yapılacak çalışmalara ait takvimin açık bir şekilde ifade edilmediği, planın multikriter analizi, fayda zarar analizi, hassasiyet analizi, nicel modelleme, nitel uzman görüşü, yerel paydaşlardan edinilen bilgi ve değerleri kapsayacak bütünlükte hazırlanmadığı, yine planda deprem ile ilgili risk verilerine yer verilmediği, plandaki hidrolojik ve hidrojeolojik verilerin güncel olmadığı, plandaki ‘İznik Gölü sulak alanının doğal, kültürel değerlerinin ve canlı yaşam ortamlarının korunarak geliştirilmesi’ hedefinin yetersiz olduğu anlaşıldığından, dava konusu planda koruma esaslarına, kamu yararına ve ilgili mevzuata uyarlılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.”

Adalet bu kez yerini bulmuş…

Bir haber de benim canım memleketimden gelsin o halde,

Özelleştirme İdaresi Başkanlığının bazı taşınmazların satışı ile imar planı değişikliklerine ilişkin kararlarına onay verildi. Konuya ilişkin Cumhurbaşkanı kararları, Resmi Gazete’de de yayınlandı. Karara göre; Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ. adına kayıtlı Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesi Kavaklı Mahallesi ile Atariye Mahallesi’ndeki taşınmazlara sanayi tesis alanı, park, yol ve yol kenarı koruma kuşağı kullanım kararları getirilmesine yönelik nazım imar ve uygulama imar planlarının onaylanması kararlaştırıldı.

Planlar yine Ankara’dan geldi anlayacağınız.

Oysa ne yapmalıydık?

Kendi şehir anayasamız olacak olan 2040 Çevre Düzeni Planını yürürlüğe bir an önce koymalıydık. Neyse ki, bu konuda da müjde niteliğinde bir haber vereceğim size.

Haberin iyisini sona sakladım…

Bursa Büyükşehir Belediyesi ile akademik odalar şehir anayasası olarak nitelendirilen Bursa’nın 1/100.000’lik planını hazırlamak üzere ilk toplantılarını gerçekleştirdiler.

Çalışmaların hangi şekilde yürütüleceği yönünde fikir alışverişinde bulunulan toplantıdan çıkan sonuca göre; Büyükşehir Belediyesi bünyesinde oluşturulacak bir planlama merkezi eliyle akademik odalar, üniversite temsilcileri ve diğer paydaşlarla birlikte belediye ortak çalışacak. Şu anda kurulacak merkezin alacağı isim belli değil.

Alinur Aktaş döneminde başlayan çalışmalarda toplanan donelerin de katkısı sayesinde 2040, hatta 2050 Çevre Düzeni Planının 1 buçuk 2 yıl gibi bir sürede hazırlanması beklentisi hakim şimdilik.

Hadi hayırlısı…

HABERLER