Yasemin Güler
Yasemin Güler
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Kimi cezalandırıyorsunuz?

Son dönemlerde şehirden uzaklaşmak, gizli kalmış şehir güzelliklerinin kıyısında kamp yapmak ya da elinizde piknik sandalyeniz ve kahvenizle öylece sadece oturup biraz dinlenmek fikri akıllardan çıkmıyor…

Çünkü çok yoruluyoruz şehrin karmaşasında, çünkü çok yıpranıyoruz bu yoğun ve stresli akış içinde…

Herkesin küçük bir molaya ihtiyacı olabileceğini düşünen evren düzenleyicisi tüm şehirlerde olduğu gibi Bursa’da da harika mola yerleri oluşturmuş bizler için.

Bazen küçük bir göletin içine kaynar sular doldurmuş, öyle pek çok hastalığa iyi gelen cinsinden, bazen hiç beklemediğiniz bir anda kocaman bir suyun kenarında piknik yapabileceğiniz alanlar yaratmış, bazen de kocaman bir akarsuyun dibinde dinlenebileceğiniz kuş seslerini ve su şırıltısını sunmuş nimet olarak.

Bursa’da bu güzelliklerin merkezinde dağ yöresi ilçeleri bulunuyor.

Hiç gidip görme fırsatım olmamıştı, kim zaman yol uzun ve meşakkatli geldi, kimi zaman ben ihmal ettim…

Neyse ne…

Sonunda yeni seçilen belediye başkanlarına hayırlı olsun ziyaretleri vesilesi ile gittiğim her yerin ayrı güzelliklerini, gelenek göreneklerini, kendine has gastronomik keyiflerini de tanıma fırsatı buldum.

Biz ziyaretlerimizde belediye başkanlarından bölgelerinin ne kadar naçar kaldığını dinlerken, ben bu el değmemişliğin içindeki hazineye meftun oldum…

Eminim benim gibi bu güzelliklere meftun olacak, benim gidip görme fırsatı bulamadığım, ancak bundan sonrasında mutlaka didik didik etmek istediğim yerlerin tadını çıkarmak isteyecek çok insan var bu şehirde.

Öyle dışardan akın akın turist gelmesine, İstanbul’un buralara akmasına da gerek yok. Bölgenin turizmle kalkınması için hafta sonları yakın yerlere kafa dinlemeye giden insanımızın buralarda konaklamayı tercih etmesi yeter de artar bile.

Fakat ortada ulaşım gibi bir sorun var işte.

Bursa’nın dört dağ ilçesinin neredeyse 40 yıllık hasreti olan Doğancı Tüneli’nin yapımı sürekli ertelendiğinden yılan hikayesine dönen projeler arasında yerini alıyor.

Dağ yolunu hem kısaltacak, hem de ulaşım konforu ve güvenliği sağlayacak olan 2 bin 36 metre uzunluğundaki Dağ Yolu Projesinin ilk ihalesi 2017 yılında yapıldı. O zamandan bu güne aradan geçen 7 yılda Ferhat Şirin için dağları delerdi elindeki bir eski kazmayla, nedense her yere tüneller açan, Karayolları Tünelin yapımında takıldı kaldı.

Genel Seçim sürecinde AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank’ın üzerinde durduğu ve 2023 yılı sonuna kadar tamamlanacak dediği tünelin ucu karanlık…

Dağ ilçelerine böylesine bir imkan mı layık görülmüyor, yoksa bilinmeyen bir nedenle hizmet almamasına yemin edilmiş Bursa halkı mı cezalandırılıyor anlamak güç…

Çiçekler sahipsiz hayvanlara

Sıklıkla bahsettiğim sahipsiz hayvanlar sorunun çözmek için Gemlik ve Mudanya Belediyelerinin kolları sıvadığını, hayvanların refah içinde yaşamaları adına geniş yer taleplerinde bulunarak birer sahipsiz hayvanlar parkı oluşturmak adına girişmelerde bulunduklarını daha önce de belirtmiştim.

Daha önce de bu taleplerde bulunulduğunu, Orman Bölge Müdürlüğünün yer tahsis talebini reddettiği için bahsettiğim geniş yaşam alanlarının oluşturulamadığını, bu kez durumun daha farklı işlemesi gerektiğini, dolayısıyla orman dokusuna zarar vermeyen, ancak sahipsiz hayvanların da rahat yaşam alanlarına kavuşmasını sağlayacak ara çözümlere ihtiyacımız olduğunu belirtmek isterim.

Madem merkezi hükümet ‘Hedefimiz hayvanları öldürmek değil, yaşatmaktır’ diyor o halde merkezi hükümetin temsil ettiği kurumların da bu hedef doğrultusunda kararlar alması gerekir kanaatimce.

Bu girişimler sürerken Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren kendisine hayırlı olsun ziyaretine gelen misafirlerinin getirdiği çiçekleri sahipsiz hayvanların yararına kullanılmak üzere satışa çıkardı.

Bence harika bir davranış…

Hiç kimsenin yüzlerce saksılık çiçek bahçesini makam odasında barındırmaya ihtiyacı yok. Kendisine gelen çiçeklerle gövde gösterisi yapmaya hiç ihtiyacı yok. Oysa sahipsiz hayvanların bu çiçeklerin satışından elde edilecek parayla oluşturulacak barınaklara, alınacak mamalara, yapılacak kısırlaştırmalara ihtiyacı var.

Konuyla ilgili duyarlı olan herkese minnet duyuyorum…

NOT: ‘Bu da hizmet mi?’ sorusu aklına gelen okuyucuma şunu belirtmek isterim, belediyelerin büyük hizmetleri uzun süreç gerektirir, hem hizmetin başlangıcı hem de uygulaması aşaması meşakkatlidir ve zaman alır, oysa küçük adımlarla da hizmet başlangıçları yapılabilir ve bence bir bölgenin yararı için düşünülerek atılan her adım bir hizmettir…

HABERLER