Bursa’nın merkezinde, çok da kıymetli bir noktada bulunan Sıcaksu’nun akıbeti uzun süredir tartışılan bir konuydu malum. Hikmet Şahin döneminden bölgenin sağlık turizmi için kullanılmasına yönelik hayaller projelendirilmeye başlandı, ancak rahmetli başkanın koltukta oturduğu süreçte konuda pek ilerlenemedi.
Bölgeyle ilgili en ciddi ilerlemeyi dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe sağladı, yalan yok. Tabakhaneleri boşalttırdı, kamulaştırmalar yaptı. İnceleme gezilerinin sonunda Almanya Bad Füssing bölgesi örnek alındı. Termal Turizm Tesis Alanı (Kür Merkezi ) yapmaktı niyet. Böylelikle Bursa sağlık turizminin başkenti olmaya hazırlanıyordu.
Ancak hepsi bu…
Yine bir çivi çakılamadı Sıcaksu’ya. Alan, hurdaların atıldığı, ihtiyaç sahibi vatandaşların derme çatma barakalar kurup yaşadıkları bir yer haline dönüştü zamanla.
Sonra Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, konuya el attı. Dubai’den yatırımcılarla flörtleşildiğini söyledi bölgenin termal sağlık tesisi olması için, ama bir sonuca ulaşmadı bu flörtleşme. Yerli yatırımcılarla da görüştüğünü, konuyla ilgili kaynak bulmak için çok çabaladığını, ancak bir sonuca ulaşamadığını dile getiren Aktaş, sonunda bir gün Sıcaksu bölgesinde TOKİ konutları yapılacağına ilişkin afişlerle çıktı karşımıza.
Böylesi bir gelişmeyi afişlerden öğrenen AK Parti yönetiminin dahi büyük bir şaşkınlık yaşadığına şahitlik etmiştik o dönem. Bursa’nın Ankara’nın doğrudan direktifleri ile idare edilmesinin ilk adımları olarak değerlendirilmişti Sıcaksu’ya TOKİ projesi.
Afişlerin ardından muhalefet partileri bölgede TOKİ konutları yapılmasına karşı olduklarını dile getiren açıklamalar yaptılar. Sonra da pek ses çıkmadı, bir gelişme yaşanmadı. Yaşanan yegane gelişme turizmcilerden ‘Bölgeyi termal tesis olarak kullanalım, konut yapmayalım’ çıkışıydı, ancak o sesler de cılız kaldı.
Yılbaşından hemen önce metro ile önünden geçerken gördüm ki, Sıcaksu’nun etrafı kapatılmaya başlanmış, içinde kepçeler çalışıyor. 2023 yılının ilk açıklamalarından biri olarak da Bursa Büyükşehir Belediyesi Basın biriminden konuyla ilgili bir bilgi geldi.
‘Sıcaksu Bölgesi’ni nitelikli bölgeye dönüştürme çabalarında sona gelindi. Son 12 yıldır bölgede kentsel dönüşümün gerçekleşmesi için önemli mesai harcandı.’
Doğru, bölgeye kentsel dönüşüm yapılması için 12 yıldır büyük mesai harcanıyor, ancak bu TOKİ marifeti ile konut yapılması biçiminde bir kentsel dönüşüm değil. Hatta 2018 yılında göreve geldikten hemen sonra Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın kafasındaki kentsel dönüşüm de konutlu bir dönüşüm değil termal bir dönüşümdü. Planlar gayet açık ve net.
Şimdi Bursa’nın son derece kaliteli kaynak suyunun üzerine 690 konut ve 92 dükkan inşa edilecek. 8 Aralık tarihinde yapılan yer tesliminin ardından proje 650 günde bitirilmek üzere teslim alınmış.
Almanya Bad Füssing bölgesinin örnek alındığı termal köy projesinden 1050 Konutların örnek alındığı TOKİ projesine dönüşen bir kentsel dönüşüm hikayesi bu…
“Bu dönüşüm projeleriyle bir taraftan depreme karşı dayanıksız yapı stoku yenileniyor, diğer taraftan kentimiz nitelikli, modern ve güvenli konutlarla donatılıyor” ibaresi var açıklamada.
Elbette vatandaşın depreme dayanıklı, nitelikli ve güvenli konutlarda oturması büyük önem arz ediyor. Ancak tüm bu koşulları sağlamak için Bursa’nın termal kaynaklarının üzerine beton dökmeye değer mi?
Termali çoktan gözden çıkardıysanız sizin için bir sorun olmaz sanırım. Zira geçtiğimiz Aralık ayında düzenlenen toplantıda Bursa 2013 yılında üye olduğu Avrupa Tarihi Termal Kentler Birliği üyeliğinden ayrılmış görünüyor.
Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şube Başkanı Engin Er’in de konuyla ilgili çekinceleri var. Binalarda bir biçimde jeotermal kaynak kullanımının sisteme zararlı olacağını dile getiriyor Başkan Er. “Termal kaynaklardan pompayla su çekerseniz bu da kaynakların kuruması ihtimalini gündeme getirir!” diye ekliyor.
Tarihe yanlışlar şehri olarak geçecek bu gidişle Bursa.
Doğanbey TOKİ konutları gibi bir yanlıştan bahsediyorum! Şehrin dışına yapılan şehir hastanesi gibi bir yanlıştan! Eski stadın yerinde büyütülmesindense şehrin batısına büyük paralar harcanarak stadyum yapılması gibi bir yanlıştan!
Bu kez termal bir yanlışla yüz yüzeyiz Bursa olarak. Yine geriye dönüşü olmayan, ileride TOKİ yazısını kaldırıp aklayamayacağımız bir yanlışla.
EMEKLİ YOK SAYILMAKTAN BIKTI
Milyonlarca emekli gözlerini yarın açıklanacak maaş zammına çevirdi bekliyor. Çünkü emekli çarşıya pazara çıkamıyor. Asgari ücretin zamlı halinin dahi açlık sınırının altında kaldığı şu günlerde emeklinin yaşayabilmesi için adeta mucize gerekli.
Yok sayılmaktan artık bıktıkları için alanlara çıkan Tüm Emekliler Sendikası, Bursa Şube Başkanı Cihat Uygur zam öncesi bir açıklama yaparak emeklinin taleplerini iletti;
-En düşük emekli maaşı asgari ücretin üzerinde en az, 9 bin TL olmalıdır.
–Sağlık kesintileri kaldırılmalıdır.
-Bütün emeklilere yılda dört kez olmak üzere en az asgari ücret düzeyinde ikramiye verilmelidir.
-Ayrıca emekli sendikaları hukuksuz bir şekilde yok sayılmamalı, maaşlar belirlenirken masanın diğer tarafında olmalıdır.