Yasemin Güler
Yasemin Güler
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Turgut Özkan aradan sıyrılan isim olur mu?

Şimdilerde Bursa siyasi gündeminin en önemli meselesi İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e danışmanlık görevi de görmüş olan İbrahim Alagöz’ün CHP’ye geçişi sırasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığı görüşmeler sırasında menüde neler olduğu…

Bir iddia Nilüfer Belediye Başkanlığı diyor, hemen ardından yalanlama geliyor, ‘Böyle bir pazarlık söz konusu olamaz’ diye…

Bir diğer iddia Mudanya Belediye Başkanlığı diyor, henüz bu iddiaya ilişkin bir yalanlama gelmedi sanırım, ancak Mudanya Belediye Başkan adayının bu kez farklı bir isim olacağına ilişkin duyumlar giderek kuvvetleniyor…

Hatta resmi açıklamalarda Kılıçdaroğlu ile Alagöz arasındaki görüşmeler ve görüşmelerin sürelerinin doğruluk içerdiği, ancak görüşme içeriğinin yerel seçimler olmadığı söyleniyor…

Bursa küçük İstanbul olma yolunda hızla ilerlerken, güçlü bir şehir portresi çizerken, elbette üzerinde pazarlıkların yapılacağı belediye başkan adaylıkları olacak. Tüm bu görüşmelere ve pazarlık iddialarına hiç şaşırmıyorum…

Oysa CHP’nin yerel seçim pazarlığından önce tamamlaması gereken bir kurultay süreci var. En azından kongrelerin yerel seçimlerden önce tamamlanması ve yerel seçimler için partinin çalışmalarını organize edecek yönetimlerin koltuklarına oturması şart.

İlçe kongreleri tamamlandıktan sonra il kongresine odaklanan CHP kulisleri bu açıdan da oldukça hareketli.

İşin garip olan tarafı ‘Bir oy alacağımı dahi bilsem İl Başkanlığına aday olacağım’ diyerek yola çıkan CHP Bursa İl Başkanı Turgut Özkan, yarışın güçlü isimleri arasında sayılmazken, dengeler değişmeye başladı.

Yıldırım İlçe Kongresi sırasında yaptığı konuşmada CHP Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey’e ‘Geçen seçimde size oy kaybettiren ekiple mi yol yürüyeceksiniz?’ diye seslenen Özkan’ın enteresan bir matematiğin içinde aradan sıyrılan aday olabileceğini düşünenlerin sayısı giderek artıyor.

Eğri oturup doğru konuşmak lazım, CHP Bursa İl Başkanlığının en kuvvetli adayı Nihat Yeşiltaş, fakat Osmangazi’de ve Nilüfer’de yaşanan gibi bir sürprizle karşılaşabilir miyiz?

Bu soruyu sormak için doğrudan Turgut Özkan’ın yanına uğradım geçtiğimiz günlerde. Doğrudan da sordum sorumu; ‘İl Başkanlığı için şansınızı nasıl görüyorsunuz?’ diye…

Ben İl Başkanlığı için yapılan matematik hesapların geçerliliğine pek inanmıyorum. Bu bir kere partinin il delegelerine yönelik bir saygısızlıktır. İnsanlar bakarlar, kim neler yapmış, nereden nereye getirmiş partiyi, nasıl bir yol yürümüş, kimleri kırmış, kimleri sarıp sarmalamış, buna göre tercihini yapar…” yanıtını aldım.

Öncelikle şunu söylüyor Özkan, ‘Ben atanmış değil yönetim kurulunun seçimi ile göreve gelmiş bir başkanım’ burası önemli. Çünkü atanmış tüm isimlere parti içinde haklı olarak bir tepki var. Yönetim kurulunun seçimi ne denli ön seçim gibi tüm üyelerin katıldığı bir seçimin havasını verir, orasını tartışmak gerekir elbette.

Sadece bu argümanla yola çıkmıyor tabii ki, bir diğer iddiası partiyi asla terk etmemiş olmasına yönelik.

Ben göreve geldikten sonra ve il başkanlığı adaylık çalışmalarımı yürüttüğüm sırada, bizden çok büyük partililerimizden işittiğim; ‘Başkan biz seni takip ediyoruz. Sen ne olursa olsun, partiyi bırakmadın, küsmedin, hep sana verilen görevleri yapmak için çabaladın’ sözleri dahi benim için büyük gurur. Bu partiye emek vermenin en büyük ödülü bu benim için” diyor Başkan Özkan.

Oysa küseni, bırakanı, bırakıp yıllar sonra geleni, partiden istifa edeni, yeniden üye olanı, başka partiye gideni boldur CHP’nin…

Bana gösterdiği bir fotoğrafla ‘Ben bu partiye 60 yıldır hizmet eden bir ailenin çocuğuyum’ diyen Turgut Özkan’ın tüm bu konuşma boyunca gözlerinin dolu dolu olması beni söylediklerinden daha çok şaşırtıyor.

Son bir önemli argümanı da şöyle özetleyebilirim; genel seçimler sırasında CHP Bursa İl Başkanı olarak görev aldığından, il başkanının değişmesinin seçimlere hazırlanmak konusunda partiye zaman kaybettireceği düşüncesinde Turgut Özkan.

Yeni başkanın tebrikleri kabulü bir ay sürecek. Oysa ben bugün seçilsem ertesi gün sahalara inmek için hazırım” diyor.

Tüm bu argümanlar elbette il delegeleri ile yapılan konuşmaların konuları. Oysa işler bu kadar masumane dönmüyor ne yazık ki…

Bir saati geçen konuşmamız boyunca değişimden hiç bahsedilmediğini de söylemekte yarar var. Burası iyi tarafı mı meselenin, yoksa kötü tarafı mı artık ayırmakta zorlanıyorum. Çünkü herkes değişim istiyor, herkesin istediği değişim bambaşka. Bir de ‘her şey değişsin sadece ben değişmemeyim’ anlayışı herkeste baki…

Özkan’ın en büyük avantajının yazımın başında da belirttiğim gibi aradan sıyrılan olma ihtimali olduğunu düşünüyorum.

Nihat Yeşiltaş ve Gürhan Akdoğan’ın partinin iki kutbunu temsil ettiği bir gerçek. Bir de bu kutuplaşmadan sıkılmış olanlar mevcut. Kutuplaşma karşıtlarının tercih edeceği isim Özkan olabilir bu noktada.

Daha önce özellikle Nilüfer İlçe Kongresinde Mustafa Bozbey isminin son derece etkin olduğunu hepimiz biliyoruz. İl Başkanlığı seçimlerinde de yerel seçimler için kendisiyle uyumla çalışacak bir yönetimin olması tercihi olacaktır Bozbey’in. Adayları şimdiden yoklamaya başladığını ve kendisiyle en uyumlu çalışacağını düşündüğü adayı destekleyeceğini kulislerde duyuyoruz. Bu isimler arasında Özkan’ın olma ihtimali de kuvvetli…

Bir de işin Genel Merkez boyutu var tabi…

Aldığım bir duyuma göre Mustafa Sarıgül’ün ekibi Turgut Özkan’ın il başkanı olmasının doğru karar olacağını düşündüklerini belirtmişler ve bu konuda birlikte çalışmak için Özkan’la temasa geçmek üzereymişler…

Gürhan Akdoğan’ın ‘ADD’den istifa ettim diyor ama etmedi, ADD’yi basamak olarak kullandı…’ iddialarıyla boğuştuğu şu sıralarda, seçime de 10 gün kalmışken, Turgut Başkan ihtimali tam da aradan sıyrılmak gibi olabilir…

HABERLER