Yasemin Güler
Yasemin Güler
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Türkoğlu’ndan ilginç Bursa değerlendirmesi; “Eğer Diyarbakır şehirse, Bursa köy”

Türkiye için önemli ölçüde katma değer üreten, istihdamın önemli bir yükünü üstlenen, hatta ülkenin göçmen politikasının yürüyebilmesinde büyük katkı sunan Bursa’nın yatarımlar konusunda her daim boynunun bükük kaldığını sürekli belirtiyorum.

Çünkü Bursa’nın bir Ankara lobisi yok.

Şehrin 20 milletvekili mevcut, içlerinden kaçını tanıyorsunuz desem sayılacak isimler bir elin parmaklarını geçmez.

Buraya kadar iktidar muhalefet ayrımı yapmadan gelen yazının bundan sonraki kısmını TBMM’nin en çalışkan vekillerinden İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu’na ayıracağım.

Sürekli sahada görmeye alışık olduğumuz Türkoğlu, TBMM’de en fazla soru önergesi veren vekil olarak da adını tarihe geçirmiş.

Kısacası muhalefet olmanın verdiği avantajla eleştiri ve talep etme hakkını sonuna kadar kullanıyor kendisi.

Haaa… Diyeceksiniz ki, bir faydası oluyor mu?

İktidarın şimdiye kadar verilen soru önergelerine tatmin edici yanıt verdiğini hiç görmedik, yapılan kürsü konuşmalarını dikkate aldığına hiç şahit olmadık, hatta muhalefet tarafından getirilen hiçbir önerinin kabul gördüğüne de tanıklık etmedik. Hasılı kelam, nasıl uygun görüyorlarsa öyle devam ediyorlar yönetmeye.

En azından yapılan muhalefet ile Bursa’nın sorunları Bursa’nın sorunu olarak kalmıyor, tüm Türkiye’ye mal oluyor.

2024 yılında ciddi bir erozyona uğrayan İYİ Parti’nin pek çok mecradaki temsiliyetini de Bursa Milletvekili Türkoğlu sağladı, hakkını vermek lazım.

Dolayısıyla Türkoğlu’nun 2024 değerlendirmesi hayli geniş kapsamlı bir değerlendirme oldu. Benim en çok dikkatimi çeken kısımlardan biri Diyarbakır, Bursa karşılaştırması sırasında kurulan cümleydi.

Eğer Diyarbakır şehirse, Bursa köy” dedi Türkoğlu.

Diyarbakır’a hiç gitme fırsatım olmadı, dolayısıyla bir değerlendirme yapmam da zor. Kaldı ki, ülkenin her bir karış toprağının birbirinden daha değerli olmasını isterim yürekten, fakat yakın tarih düşünüldüğünde, ülkenin batısının kalkınmış, doğusunun daha geri kalmış olduğuna yönelik kriterler hala geçerli sayıldığında, bu cümle çok acı bir cümle Bursa için.

Dedik ya Bursa’nın Ankara’da lobisi yok, dolayısıyla alması gereken yatırımları almasını sağlayacak güçlü bir eli yok, hatta Bursa’nın doğal kaynaklarını kullanarak üretim yapan pek çok firmanın verdiği yüklü vergileri götürüp İstanbul’a vermelerinin önüne geçecek güç dahi yok…

Durum öylesine vahim bir hal aldı ki, koskoca Bursa’da yoğun bakım servisine hasta yatırmak, hastanede yatarak hasta tedavi ettirmek, hatta devlet hastanesinden randevu almak deveye hendek atlatmaktan daha zor.

Şehir içinde işler haldeki pek çok hastanenin bir anda yıkılması, yerine yenilerinin yapılmaması, tüm vatandaşların şehrin 30 kilometre dışındaki Şehir Hastanesine taşınmaya çalışılması, Şehir Hastanesinin ise bu talebe yeterli yanıtı veremiyor oluşu büyük sorun olarak bizim karşımızda duruyor da, bizleri yönetenlerin bundan haberi olmuyor sanırım.

Ali Osman Sönmez Devlet Hastanesinin yapımı ise yılan hikayesinden az hallice bir durumda.

“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yerel seçimler öncesinde açılışını yaptığı, ancak bir türlü hizmete giremeyen Ali Osman Sönmez devlet hastanesinin bitmeyen inşaatını meclis gündemine taşıdık. Hastanenin yüzde 90’lık kısmı meşakkatli bir süreç sonucu tamamlandı. Kalan yüzde 10’luk kısım için 17 Ocak tarihinde ihaleye çıkılacak. Ancak benim duyumlarıma göre 300 milyona bitirilecek işin 1 milyar 200 milyon ile 1 milyar 500 milyon arasında bir rakama ihale edilmesi gündemde” diyerek hastane hakkındaki durumu özetledi Türkoğlu.

İnsan, ‘Bitsin de nasıl biterse bitsin artık’ diyor içinden, taaaa derinlerden…

Türkoğlu önümüzdeki günlerde Carrefour binasının olduğu bölgede yapılması planlanan 3 ila 5 bin arası konut, bir hastane ve bir AVM’den oluşan projeyle ilgili eylem hazırlığında olduklarını da söyledi.

İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu’nun 2024 yılı değerlendirmesine İYİ Parti’nin iki belediye başkanı ile İYİ Parti Bursa Milletvekili Hasan Toktaş katılmadı. Önceki toplantılar düşünüldüğünde, ne yazık ki, basının katılımını da düşük buldum ben kendi adıma.

Belediye Başkanlarının yıllık değerlendirmelerini yapmak, her belediye başkanına bir yıllık karne vermek için 31 Mart tarihini bekliyormuş İYİ Parti.

Bundan sonraki açıklamalarda da gözümüz kulağımız Türkoğlu’nda olacak.

HABERLER