Yasemin Güler
Yasemin Güler
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Yeni bir Çataltepe faciası daha geliyor!

Yaklaşık üç yıldır hakkında yazılar yazdığım ve her yazdığım yazıya da genellikle; ‘Kestel’e kurulması planlanan…’ diye başladığım Kestel İlçesi Soğuksu ve Seymen mahalleleri mevkii ‘İleri Teknoloji Organize Sanayi Bölgesi’ için artık aynı cümleyi kuramayacağım.

Gelişmelere bakılırsa, ‘Kestel Soğuksu’ya ‘İleri Teknoloji Organize Sanayi Bölgesi’ altyapı çalışmalarına hız verildi’ başlığı daha uygun düşecek bundan sonraki yazılar için…

Gözünüzde şöyle bir canlandırın, 5 bin 100 hektar alana kurulması planlanan bir sanayi bölgesinden bahsediyoruz.

Belki hatırlarsınız bundan yaklaşık iki buçuk yıl önce bölgeyi ziyaret ettiğimizde karşımıza çıkan tabelada ‘İleri Teknoloji Sanayi Bölgesi’ yazıyordu.

Yakın tarihte bölgeye bir ziyarette bulunan ve durumu incelemek isteyen Mimarlar Odası Bursa Şubesi ekibinin çektiği fotoğraflarda ise tabelanın değiştiğini görüyoruz. ‘SS Soğuksu Sanayi Üretim Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi’ olarak değişen tabela, sanayi bölgesini inşa etmek için oluşturulan kooperatifi ön plana çıkarmış.

Kısaca özetlersek, teknolojiden vazgeçilmiş, ‘şehrin içindeki dağınık sanayinin toplu olarak burada durması için bir alan üretiyoruz’ şiarı benimsenmiş.

Tam da yerine oturmuş…

Örnek; Çataltepe!!!

Mevki de müsait…

Soğuksu konusuyla ilgili şimdiye kadar pek çok platformda açıklamalar yapıldı. Bölgenin sanayileşmesinin kimin işine geleceği, köylülerden tarlalarının nasıl alındığı, kime nasıl satıldığı, sanayi bölgesi oluşturma izni için kimlerin hangi dosyalarla hangi bakanlıkların önünde beklediği tek tek yazıldı.

Ben yazdığım yazıların sayısını unuttum…

Bunlar yetmedi, Akademik Odalar sürece itiraz etti. Öncelikle TMMOB olarak dönemin İKK Sekreteri Şirin Rodoplu Şimşek tarafından itiraz davası açıldı, ardından İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi bir itiraz davası açtı, hemen sonrasında Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi ve Mimarlar Odası Bursa Şubesi dava sürecine dahil oldu…

Sonuç?

Tüm bu davalar açıldı, ancak mahkemeden yürütmeyi durdurma kararı dahi çıkmadı!

Bundan yaklaşık altı ay önce konuyla ilgili yazdığım yazıda da benzeri şeylerden şikayetçi olmuşum ve ‘yargı süreci devam ededursun, zengin kervanını yürütüyor, bölgede inşaat çalışmaları başlıyor’ demişim…

‘Şöyle ufaktan ufaktan sanki yapıyormuş gibi de yapmıyormuş gibi de diye tarif ediyor bölge halkı yapılan inşaatları. Ortada harıl harıl bir çalışma görmüyorsunuz, ancak sürekli bir faaliyet, bir inşaat yapma durum mevcut.’ diye de eklemişim…

Bugün elimdeki görsel kanıtlara bakarak şunu rahatlıkla söyleyebiliyorum;

Bölgede ciddi bir altyapı çalışması sürdürülüyor. Artık öyle gizli saklı, yavaştan falan yapmak gibi bir dert de kalmamış. Baya açıktan, hızlı hızlı altyapı hazırlanıyor. Tahminler çalışmaların üç yıl süreceği yönünde.

Peki sonra ne olacak?

Sonrasında ‘burası bir sanayi bölgesi oldu’ denilerek, o zamana kadar aşındırılan kapılardan sanayi bölgesi kurma izinleri de bir biçimde alınarak, peynir ekmek misali satılacak muhtemelen. Şimdiye kadar en az üç kez el değiştirmiş olan yerler bu süreçte çok daha hızlı ve çok daha fazla el değiştirecek.

Sanayicimiz üretimden elini eteğini çoktan çekti, kendine sanayi bölgeleri üretip, bu sanayi bölgelerini kullanmayarak arsalarını alıp satıp gayrimenkul yatırımcılığı üzerinden para kazanmaya iyice alıştı Bursa’da.

Satın alanların bu bölgede sanayicilik yapmayı düşüneceklerini ya da şehir içindeki dağınık haldeki sanayinin buraya taşınacağını düşünüyorsanız çok yanılıyorsunuz.

Her türlü merkezden öylesine uzak bir noktadan bahsediyoruz ki, burası ancak yatırımlık el değiştirmelerle ilerler.

Anlayacağınız önümüzdeki üç yıllık süreçte yeni bir Çataltepemiz daha olacak gibi görünüyor.

Yazının başında dedim ya, mevki de müsait

Birinin sorununu çözmeden diğerini ekliyoruz. Bu eklemeleri yapmak için elimizdeki tarım topraklarına göz göre göre kıyıyoruz, bu kıyıma en çok köylülerin ses çıkarmamasına hatta bazılarının durumdan memnun olarak ‘çiftçilikten kazanmıyoruz, tarlayı sattık ev aldık’ demesine hayretle bakıyoruz.

Zaten alt yapı çalışmaları için hummalı biçimde çalışılan Soğuksu ile işleri bitenlerin gözleri şimdiden başka yerlere kaymış bile.

Geleceği planlamak önemli tabi. Henüz altyapı çalışması ile uğraştıkları sanayi bölgesinin doldurmuşlar da, bu bölgenin genişleme bölgesi olarak da bir alan belirlemişler. Konuyla ilgili konuşulacak, yazılacak çok şey var. Duyduğuma göre Yenişehir ilçe sınırlarında kalan bu plan için konuşulanları da ayrıca yazacağız. Aklınızın bir köşesinde dursun bu bilgi.

Yargının da acelesi yokken hazır, davalar açıldığı ile kalıyor, yürütmeyi durdurma gibi kararlar artık hiç kullanılmıyor, yargı süreci devam ederken, herkes işine bakıyor, kimse adaletin sopasından korkmuyorken daha çok iş gelir bizim başımıza Bursa’da.

Tüm bu el açmazlar içinde bir yandan da 2050 Çevre Düzeni Planının bir an önce hayata geçirilmesini bekliyoruz. Alinur Aktaş’a hazır planı açıklattırmayan sanayici baskısı Mustafa Bozbey’e de benzeri bir yaptırım uygulayabilir mi? O kadar hocanın toplanıp ‘hazırlıyoruz’, dediği plan kime dur der, kime yürü ya kulum der bir de bunu merak ediyor insan…

HABERLER