Yasemin Güler
Yasemin Güler
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Yeni cahiliye devri

Bundan yaklaşık bir ay kadar önce, okullar daha açılmadan velileri ile bir toplantı düzenleyerek okulunda başı açık öğrenci istemediğini, çocuğunun bu baskı sonucunda psikolojisinin bozulacağını düşünen velilerin yol yakınken kendilerine başka bir okul bulmaları gerektiğini söyleyen Bursa Yıldırım Mahmut Celalettin Öktem İmam Hatip Ortaokulu Müdürü Ergin Kaya Kırbıyık, bir kez daha gündeme geldi malum.

Bu kez okulunun müdür yardımcısına aynı baskıyı uygulamak istedi. Aynı baskı altına alınan cinsin kadın cinsi olmasından mütevellit müdür yardımcısının bir kadın olduğunu da çıkarmışsınızdır sanırım. Bu cinsiyet durumunu özellikle belirtmek istiyorum ki, pek çok algısı açık beynin anladığı gibi kadınlara bir ayrıcalık istemediğimiz, aksine kadınların bir zorbalığa ve baskılanmaya maruz kaldığının altını çizmek istediğimiz iyice anlaşılsın.

Olay hem ekranlara hem de internetli internetsiz gazetelere konu olduğu için ilgili pek çok kişinin detaylara da hakim olduğu düşüncesindeyim. Amacım da meseleyi çok uzatmak değil zaten.

Kısaca şunu söyleyebiliriz, başı açık olması nedeniyle müdür beyin deyimi ile ‘gıcık olduğu ve kafayı taktığı’ müdür yardımcısı olayın vuku bulduğu güne kadar pek çok mobbinge maruz kalmış.

En son kapısı kırılan odanın içerisinde bir tuvalet bulunduğunu ve anaokulu öğretmenlerinin bu tuvaleti kullanmaları talimatının verildiğini söylemek lazım.

Bu şöyle bir noktaya getiriyor işi, sizin yaptığınızı bir veli ya da öğretmen görüşmesinde ya da bir çalışmanız esnasında kapınızı bir öğretmen arkadaşınız açacak ve çalışma masanızın hemen arkasındaki tuvalete gidecek.

Dolayısıyla yaptığınız iş sürekli bölünecek, uygun çalışma ortamı kalmayacak, hem öğretmenler hem de yönetici bu durumdan rahatsız olacak.

Amaç da bu zaten…

Hep dedik ki; okullarda laik eğitim olmalı, aydın eğitim olmalı, dünya normlarında eğitim olmalı…

Gele gele okulların içinde hurafelerin anlatıldığı, çeşitli programlar dahilinde tarikat üyelerinin ders verdiği, çocukların toplu halde dini gezilere götürüldüğü, tüm bu olanlara kimsenin karışmadığı kurumlar kavramına kadar vardık…

Elbette bundan ötesi de olacaktı…

Tatlı tatlı olmazsa, acı acı…

Acı acı kısmındayız şimdi…

Tatlı tatlı başını örtmeyen çocuğunuz acı acı örter, tatlı tatlı başını örtmeyen öğretmenin bugün oda kapısını yarın kim bilir neresini kırarız…

Bunun bir kartopu gibi çoğalarak devam edeceğinden emin olun!

Çünkü bu ülkeye ilerideki rolünü iyi oynayabilmesi için düşünmeyen nesiller lazım…

Hatırladınız mı, bundan tam 8 yıl önce, 2016 yılında Sebahattin Zaim Üniversitesi Rektör Yardımcısı Bülent Arı, ağzından şöyle bir söz kaçırıvermişti; “Okuma oranı arttıkça beni afakanlar basıyor, ben her zaman cahil halka güvendim!”

İşte bugün bu basamağı geçtik!

Bugün bahsi geçen olayın kahramanı müdür görevden alınmış olabilir. Emin olun kendisini yarın çok daha iyi yerlerde göreceğiz. Daha önce benzeri pek çok vaka gördük, hep böyle oldu. Bir ödülü hak eder bunca kapı kırma işlemi. Yarın öbür gün müdür beyin bakanlıkta bir görev aldığını duysam şaşırmam, o kadar yani…

Bir ülkeyi çökertmek için yapılacak en iyi hamle elbette eğitim sistemine müdahaledir. Uygulanmak istenen nüfus istismarı, ucuz emek, ancak halkın cahil kalmasıyla mümkün olabilir. Elbette bunun için de cehaletin pazarlanması, istendik hale taşınması, halkın rızasının üretilmesi lazım.

Bir yanda toplumu kadınlar ve çocuklardan başlayarak baskılayabildiğin kadar baskıla, diğer yandan eğitimin en temel göstergesi olan diplomayı dahi cahilliğin belgesi haline dönüştürecek adımlar atarken bunu büyük bir başarıymış gibi sun topluma…

Şahane işler bunlar…

Eskiden diplomasız-diplomalı en azından bir miktar entelektüel eşik noktasını gösterirdi, diploma az çok bir entelektüel düzeyin ifadesiydi, şimdi herkeste olan bu belgeler, pek az şey ifade ederken, bir ifade yaratacak okullarda da eğitimden eser kalmasın diye büyük çaba sarf ediliyor.

Bugün geldiğimiz durum vandallıktan, kaba kuvvetten, zorlamadan biraz daha farklı, hatta bunlar sadece işin başı diyebilirim. Esas varılmak istenen noktaya da çok yaklaşıldı. Diplomanın değeri düşürülerek, okulların içi boşaltılarak, herkese bir diploma verilerek diplomalı cahiller ordusu haline getirilen şu koca ülkede son aşamaya geçiliyor anlaşılan.

Cahiliye devri için son hazırlıklar yapılıyor…

HABERLER