Yasemin Güler
Yasemin Güler
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Yıldırım Kongresinde İl Başkanlığı yarışı…

CHP Yıldırım İlçe Kongresini izlemeye gidip İl Başkanlığı yarışının tam ortasına düştüğü hissini yaşayan tek gazeteci ben değilimdir sanırım.

Bu kez kitabı biraz ortasından okumaya başlayarak kürsü konuşmaları sırasında söz alan ve ‘daha önceki kongrelerde yaptığım konuşmaların biraz dışına çıkacağım’ sözleri ile perşembenin gelişini çarşambadan belli eden CHP İl Başkanı Turgut Özkan politik olmaktan çok uzak, doğal tabiatı gereği heyecanlı konuşmasında;

“Yıldırım’da siyaset çok kıran kırana yapılıyor. Nilüfer gibi değil. Sizinle çok samimi bir şey paylaşmak istiyorum. Nihat Başkan il başkan adaylığını açıkladı ya, ben de il başkanıyım, birkaç cümle etmek istiyorum. Allah insanı iddialı olduğu yerden sınar derler. Üç şey söyleyeceğim; bildiğim kadarıyla ön seçimin öncelendiği maddeyi kaldıran tüzük kurultayında önergeye oy veren delegelerimizden biridir kendisi. İkincisi her ilçe başkanlı toplantımızda kardeşlikten bir olmaktan bahseder, ama benim yönetimim 30 kişidir. 30 kişi geldik hala 30 kişiyiz. Yıldırım’da durum nasıl, sorun kendisine. Üçüncüsü ilçe çalışmalarındaki karneniz.  Üye sayınızın azaldığı gerçekliği var. Söylerken güzel de uygulama söyleminizle uyuşmuyor” deyiverdi.

Evet Turgut Özkan’ın konuşmasından önce söz almış olan CHP Yıldırım İlçe Başkanı Nihat Yeşiltaş;

“Ben bu seçimde aday değilim. Bir veda konuşması da yapmıyorum. Bu birliği il başkanlığına götüreceğimizi açıklıyorum” diyerek ilk resmi il başkanlığı adaylık açıklamasını yapmıştı aslında.

Turgut Özkan’ın da yakın çevresine, ‘Bir oy alacağımı dahi bilsem aday olacağım’ dediği geliyor kulis bilgileri arasında. Doğal olarak il yarışının ilk ateşi Yıldırım İlçe Kongresinde yapılan bu konuşmalar ile yakılmış oldu.

Ancak Turgut Özkan sadece il başkanlığı konusundaki muhtemel rakibine yönelik konuşmakla yetinmedi. Hatta bana göre konuşmasının en can alıcı bölümü, CHP Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e seslendiği kısımda saklıydı.

“Şimdi il başkanlığına soyunanların hangi ilçelerde görevden alındığını bilmiyor muyuz? Hangi ilçelerde kapılara siyah çelenk bırakıldığını bilmiyor muyuz? En ufak bir eleştiride tarih olduklarını bilmiyor muyuz? Sadece kendi adamları belediye başkanı olsun, sadece kendi adamları meclis üyesi olsun, sadece kendi adamları milletvekili olsun diye bu partiye zarar verildiğini bilmiyor muyuz? Sayın Bozbey, siz Büyükşehir Belediye Başkanlığını kaybederken bunun il yönetimiyle çalışamadığınızdan dolayı olduğunu herkes bilmiyor mu? Şimdi aynı grup il yönetimine soyunmadı mı? Siz bunlarla beraber misiniz? Arkadaşlar herkesin bir vicdanı vardır. Özel olarak söylemiyorum, ama insanın yaptığı ile söylemi birbiriyle uyuşmalıdır”

Bence salonda soğuk duş etkisi yaptı bu sözler…

Oysa yine bu konuşmadan hemen önce CHP Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey son derece yapıcı bir konuşma gerçekleştirmiş, önümüzdeki seçim döneminde benimsenmesini istediği ‘sandık bazlı çalışma’ prensibinden bahsetmiş ve “Önce örgüt olmayı, bu kavramın içini doldurmayı öğrenmemiz lazım” demişti.

Turgut Özkan’ın bahsettiği ilişkiler ise bambaşka bir alemin kapılarını aralıyordu dinleyenler için. Elbette bu konuşmanın dikkat çektiği hususların önemini ve İl Yönetimi kavgasına kimlerin ortak olduğuna ilişkin işaret ettiği noktaları kongrenin heyecanı ile salondakiler ne kadar anladı bilemiyorum. Belki de ben ilk kez gerçekleri bu kadar çıplak bir anlatımla işittiğimden böylesi şaşırdım da aslında herkesin bildiği konular dile getirilenler…

Kısacası Yıldırım Kongresine Turgut Özkan vurdu bu kez damgasını…

Elbette adaylardan bahsetmeden olmaz…

Yurdumun özellikle doğusundan ve Karadeniz bölgesinden yoğun göç alan ilçesi Yıldırım’da kongre yapılır da şarkısız, şiirsiz olur mu?

Osmangazi ve Nilüfer kongrelerinde görmediğimiz duygusallık, şiirlerle, şarkılarla, marşlarla bezenmiş konuşmalar bence son derece seviyeliydi.

Her ne kadar Süleyman Ayyıldız ‘orantısız bir çalışma yaptık’ diyerek eşit şartlarda yarışmadıklarını dile getirmiş olsa da günün sonunda kol kola girdikleri salondan kol kola ayrılacaklarını ve birlik beraberlik içinde çalışmaya devam edeceklerini söyledi adaylar.

Aday konuşmaları da dahil bütün konuşmacılar, örgütün adaylıkların tüm basamaklarında önseçimle belirlenen isimlerin arkasında durduğuna ve önseçimin mutlak yapılması gerektiğine yönelik vurgulamalarda bulundu.

Yine Yıldırım’da sol yumruk havada marşlar söylenen salonda CHP’nin sol siyaset kimliğini yeniden takınmasının zorunluluğu dile getirildi. Kuruluş ayarlarına hızla dönüş talep edildi.

Bir aksaklığa da değinmeyim mutlaka. Osmangazi ve Nilüfer Kongrelerinin sonuçları en geç saat 19.00 gibi belli olmuşken, Yıldırım’da işler biraz uzadı. Beyaz liste ile seçime giren Süleyman Ayyılmaz’ın il delege listesine, İlhami Gün’ün ekibi kadın ve gençlik kotasına uyulmadığı gerekçesi ile itiraz etti.

Divan Başkanı Ali Mahir Başarır, genel merkez ile görüşüp listenin tüzükte gerekli hükümlere aykırı olmadığı kanaatine vardı, Ayyılmaz’ın kazanması halinde İlçe Seçim Kurulu’na itirazda bulunabileceği taraflara iletildi ve seçime ancak böyle geçilebildi.

Sonuç malumunuz. Nihat Yeşiltaş’ın açık desteğini alan İlhami Gün artık CHP Yıldırım İlçe Başkanlığı koltuğunun sahibi…

Nihat Yeşiltaş da önümüzdeki tabloya bakıldığında İl Başkanlığı için eli en güçlü adaylardan biri…

 

HABERLER