Zafer Partisi yerel seçimlere büyük umutlarla girmişti, zira özellikle genç seçmenin sığınmacı tepki nedeniyle kendilerine yöneldiğini, tüm dünyada artan mikro milliyetçilik duygularının da desteği ile seçimde önemli bir sonuç elde edebileceklerini düşünüyorlardı.

Umduklarını bulabildiler mi?

Bu soruya yanıtım ‘Hayır’ olacak. Üstelik yanıtı veren ben de değilim, Zafer Partisi İl Başkanı Cihat Gazi seçim sonuçlarını değerlendirirken verdi bu yanıtı.

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın 2026 yılında bir erken genel seçim beklentisi içinde olduğunu biliyoruz. Haliyle önlerindeki 2 yıllık süreyi iyi değerlendirmek isteyen Zafer Partisi Bursa İl Teşkilatı da çalışmalara şimdiden başlamış.

İşin basın turları ayağında ziyaretimize gelen Zafer Partisi İl Başkanı Cihat Gazi, il başkan yardımcıları Uluç Üstündağ ve Feride Şimşek’le siyasi atmosferi bir kez daha değerlendirme fırsatı bulduk böylece.

Kısıtlı bütçeleri ile sahada olmaya ve seçmenle birebir iletişim kurarak ilerlemeye çalışan Zafer Partililer aldıkları seçim sonucu karşısında siyasetten soğumuş görünmüyorlar, aksine daha bir bilenmiş gördüm ben kendilerini.

İl Başkanı Cihat Gazi;

“İkinci seçimimizi gayet güzel geçirdik. Aslında daha büyük bir oy bekliyorduk, ama Bursa’da oylarımızı artırmış olmak da bize doğru yolda ilerlediğimizi gösterdi. Elbette yerel seçimin dinamiklerinin farklı olduğunu, seçmenin kazanabilecek adaya yönelme eğilimini de hesaba katıyoruz. Bu seçimlerde partimizin bir kemik kitlesi oluştu, önümüzdeki seçimlerde kemik kitlemizin üzerine daha fazla oy eklemek için çalışmalara şimdiden başladık” dedi.

Bursa’da bir belediye kazanamadı Zafer Partisi, ancak belediye meclis toplantılarına parti gözlemcilerini göndermeleri ve bir yandan yerel yönetimler konusunda fikir sahibi olmak adına prova yaparken, diğer yandan da belediye çalışmalarını yakından takip ederek bir tür denetim mekanizması oluşturmaları iyi bir strateji bence.

Yerel seçimlerdeki çalışmalarını daha ziyade Yıldırım Belediye Başkan Adayı Ferit Gürsoy’un heyecanlı seçim süreci ile takip ettiğimiz Zafer Partisi önümüzdeki dönemde milliyetçi cephenin bir araya toplanması konusunda nasıl bir rol izleyecek ben de çok merak ediyorum doğrusu.

Bu kafayla zor biraz

Axiom Space, 55 milyon dolar karşılığında, insanlara, şirketlere ve uzay ajanslarına insanlı uzay uçuşu hizmetleri sağlıyor. Yani uzay biletini alan herkes bu şirket aracılığı ile uzaya gidebiliyor.

İlk anda size gereksiz gelen bu bilgi, geçtiğimiz aylarda uzun uzun konuştuğumuz Alper Gezeravcı’nın uzay gezisi içeriği ve maliyeti açısından bir hatırlatma mahiyeti taşıyor.

Aslen bir pilot olan ve nedense ülkemiz tarafından kendisine bir bütçe ayrılarak uzaya gönderildiği için astronot olarak lanse edilen, çocuklara ve gençlere de bu biçimde takdim edilen Gezeravcı’nın son dönemlerde nasıl olacağını bilmediğim bir biçimde uzay bilimlerine olan merakı uyandırmak amacıyla okul okul gezdiğini söylesem yalan olmaz herhalde.

Fakat şunu bilmek lazım, günümüz bilgisayar çağında, gençler yapay zeka ile aşık atmaya çalışırken, ‘Ben bir zamanlar uzaya gidip gelmiştim…’ diyen biri hiç kimsede uzay bilimlerine yönelik merak uyandırmıyor.

Gençlerin gözünden Alper Gezeravcı’nın portresi şöyle; ‘Boyu kısa, kendisi mutsuz ve kibirli, sadece kameraları görünce gülümsüyor ve insanlarla samimiymiş gibi yapıyor…’

Anlayacağınız sizin düştüğünüz 55 milyon dolarlık o kocaman kandırmacanın içine düşmüyor gençler. Düzenlenen toplantılara mecburiyetten katılıyorlar, öylece oturup etkinliğin bitmesini bekliyorlar sadece.

Zaten gençlerin uzay ve uzay bilimleri ile ilgili sorularını Alper Gezeravcı’ya yönlendirmesi durumunda ne yanıt alacaklarını kestirmek de güç.

Bugün bir trafik kazası geçirmiş olan Alper Gezeravcı’ya geçmiş olsun diyor, tasarruf tedbirleri ile gündemde olan hükümetimizin de tasarruf tedbirlerine böylesine gereksiz girişimlerden vazgeçmekle başlayabileceğini hatırlatmak istiyorum.

Olmuyor yani, bu kafayla olmuyor…