Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe önemli bir haberi duyurdu.
Bu yıl 5. kez düzenlenen Perakende Zirvesi 2025’te konuşan Gültepe Çin’in etkisi ile e-ithalatın baskısı altında ilerleyen e-ihracat ile ilgili “Çin, bu konuda piyasayı allak bullak etti. 50 milyar dolar e-ihracatı var Çin’in. Bu markaların Türkiye’ye gelmesi piyasayı bozuyor. Bu konuda bakanlık hassas. Belirlenen tavan fiyat kurtarmıyorsa düşebilir. Bu baremi aşağı düşürme noktasında karar alabileceklerini söylediler. 22-23 euro seviyesine kadar. Öyle bir fiyat olma şansı yok. Biz üretici olarak oradan alıp satsak çok daha fazla satış yaparız. İnsanın şaşırmaması mümkün değil” açıklamasında bulundu.
İhracatın seyri ve üretim maliyetleri ile ilgili de değerlendirmede bulunan Gültepe, ekonomim‘in aktardığına göre, ihracatın artış trendinde olduğunu söyledi.
Gültepe en yüksek artışın savunma sanayinde gerçekleştiği bilgisini paylaşırken sözlerini şöyle sürdürdü:
“Maliyetler AB ile eşit olmaya başladı. Bu da imalat sanayini etkiledi. Tekstil ve ayakkabı güzide sektörlerimizden idi. Emek yoğun sektörler daha fazla sorun yaşıyor. Fiyat duyarlılığı fazla bunlarda. Kur ve enflasyon paralel giderse daha sağlıklı sonuçlar ortaya çıkar. Teşvikler ile ilgili de gidilecek daha fazla nokta yok. Dolar bazında pahalı iseniz teşvikler yapılacaksa bir şey yok. Sanayi tarafına daha fazla ağırlık verilmesi lazım. İhracattan aldığımız payın yukarı çıkması lazım. Katma değer diyoruz, birim değer diyoruz ama yıllardır 1,5 dolarda duruyoruz.”
Gültepe Türkiye’nin bir karar vermesi gerektiğinin altını çizdi:
““Türkiye mamul satarak mı yoksa hammadde satarak mı büyümeliyiz? Buna karar verilmeli. Mamul satacaksak hammaddeye dünya fiyatları ile ulaşmamız lazım. Yüzde 10 problem değil ama fak açılırsa rekabetçi olma şansınız olmuyor. Mamul satamıyorsunuz ve bu nedenle de kg başına ihracatta 1,5 dolarda kalıyorsunuz. Bu formülasyonu iyi ortaya koymak lazım. Dünyada hammadde de yüzde 20 fark ile satın alıyoruz. Bu fark ile rekabetçiliğin azalır ve 2028 için 375 milyar dolar mal, 200 milyar dolar da hizmet ihracatı hedefini tutturmak zorlaşır”
“Burada fiyatlar rekabetçi olsa kimse gidip yurtdışı ile uğraşmaz” diyen Gültepe hazır giyim başta olmak üzere bir çok sektörün güç kaybettiğini söyledi.
GÜMRÜK MUAFİYETİ
Türkiye’de yurt dışından yapılan bireysel alışverişlerde gümrük muafiyeti sınırı 30 euro olarak uygulanmaya devam ediyor. Posta veya hızlı kargo yoluyla getirilen ürünlerde bu limitin aşılması halinde, alışveriş tutarına ek olarak gümrük vergisi ödenmesi gerekiyor.
2024 yılı Ağustos ayında yayımlanan yeni düzenlemeyle birlikte, daha önce 150 euro olan gümrüksüz alışveriş limiti 30 euroya çekilmişti. Aynı kararla, vergi oranlarında da dikkat çekici artışlar yapıldı.
Yeni düzenleme ile Avrupa Birliği ülkelerinden gelen gönderilerde uygulanan vergi oranı yüzde 18’den yüzde 30’a yükseltilirken, AB dışı ülkelerden gelen ürünlerde bu oran yüzde 60 olarak belirlendi. Böylece hem gümrüksüz alışveriş limiti düşürüldü hem de gümrük vergisi yükü artırılmış oldu.
Önemli bir detay olarak, 30 euroluk muafiyet sınırı belirlenirken yalnızca ürün fiyatı değil, kargo bedeli de toplam tutara dahil ediliyor. Bu nedenle, düşük fiyatlı bir ürün alınsa bile kargo ücretiyle birlikte toplam değer 30 euroyu aşarsa vergi ödeme zorunluluğu doğabiliyor.
TÜKETİCİ NE YAPMALI?
Yurt dışından alışveriş yapmayı planlayan tüketicilerin, sipariş vermeden önce ürün ve kargo bedelinin toplamını dikkatle hesaplamaları gerekiyor. Aksi takdirde, beklenmeyen vergi maliyetleriyle karşılaşmaları mümkün.