Hitit mutfağının yanı sıra, kentteki yöresel yemeklerin tanıtımı noktasında da Çorum Belediyesi, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü bünyesindeki çalışmalar da aralıksız sürüyor.

İstanbul Seyahat Acentaları Tanıtım ve Geliştirme Derneği Genel Sekreteri Ömer Kartın, Hitit uygarlığını Türkiye’de herkesin bildiğini belirterek, “Yavaş yavaş bunu geliştireceğiz. Bunun üzerine toplantılar yapacağız. Hitit mutfağı da gastronomisi ile birlikte bu Hitit bölgesinin Hattuşa’nın Boğazkale’nin kıymetli bir ürünü olacak. Ümit ediyorum ki birkaç yıl içerisinde buraya gelen yerli ve yabancı turistler Hitit mutfağına bakmaya da gelecekler. Kadın Kooperatiflerimiz çok iyi çalışıyor. Yerel mutfak gayet güzel çalışıyor. 5 bin yıllık Hitit tarihini mutfakla birleştirirsek çok mükemmel olacak” dedi.

Seyahat acentası sahibi Cem Polatoğlu; İspanya, İtalya, Malta gibi ülkelerde müzelerde tarihi bölgelere ait yerlerde eski antik tabletlere yazılmış yemek tarifini bulunduğunu belirterek, bu tabletlerden Hattuşa’da Hitit tabletlerinde bulunduğuna dikkat çekti.
Bundan sonra buraya gelen turistlere Hitit mutfağının yemeklerini Avrupa’da olduğu gibi vermek istediklerini dile getiren anlatan Polatoğlu, “Bu hem Türk gastronomisini hem Anadolu gastronomisini canlandıracak bir olay. Umarım başarılı oluruz. Yaptığımız deneyimleri gördüğümüz ülkelere göre Türkiye yani Anadolu Avrupa ülkelerine göre çok daha zengin. Roma’ya gidiyorsunuz, Roma’da bir müzede Bizans yemekleri yiyorsunuz. Ama buraya geldiğinizde Roma, Bizans, Hitit bir sürü medeniyetin yemeklerini bulabilirsiniz. O bakımdan bu zenginliği dünyanın hiçbir yerine bulabileceklerini zannetmiyorum” ifadelerini kullandı.

Seyahat Yazarı Yaprak Gürdal ise Hattuşa’nın bilinen ve ziyaret edilmesi gereken kentlerimizden birisi olduğunu belirterek, “Özellikle UNESCO listesindeki yerlere ve antik şehirlere ağırlık vererek ve onları tanıtmayı seviyorum. UNESCO listesindeki yerler içerisinde Hattuşa’nın çok önemli bir yeri var. Çorum inanılmaz güzellikte bir coğrafya. İnsanları güzel, misafirperver, yemekleri muazzam. Tarih açısından da çok çok kıymetli. O nedenle sadece yurt içinden değil yurt dışından da herkesin buraya gelerek yerinde görmesini ve keşfetmesini tavsiye diyorum” diye konuştu.

Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın, Çorum’un gastronomi noktasında keşfedilmeyi bekleyen gizli bir hazine olduğunu vurgulayarak, “Bu anlamda yöresel olarak gastronomimizle gurur duyuyoruz. Kardeşliğin, barışın merkezi olan Çorum gastronominin de merkezi. Dünyanın en iyi baklavası Çorum has baklavası. Dünyanın en iyi böreği Çoru su böreği. Çorum’da esnaf kültürü vardır. Ahilik kültürü vardır. Dünyanın en güzel lezzetleri burada. Herkesi Çorum’a davet ediyoruz” dedi.