Türkiye Gazetesi’nde yer alan habere göre, çalışanlar, asgari ücretin sadece bu ücretle çalışanları değil, tüm çalışan kesimi ilgilendirdiğini belirtirken, 118 iktisatçı “Asgari ücret, gerçekleşen enflasyon kadar artmalı” tavsiyesinde bulundu. Ekonomistlerin imzaladığı çağrı metninde “Enflasyon problemi dar gelirli vatandaşları ve asgari ücretle çalışanları ekonomik olarak daha kırılgan hâle getirdi, hayat standartlarını düşürdü” denildi. Son dönemde para ve maliye politikalarının enflasyonla mücadele hedefi doğrultusunda şekillendirildiğine dikkat çeken iktisatçılar, temmuz zammından kaçınılmasının yanı sıra 2025 asgari ücretinin gerçekleşen enflasyon yerine, beklenen enflasyon olan yüzde 25 oranında artırılarak belirlenmesi planının bilimsel ve sosyal açıdan kaygı verici olduğunu vurguladı.
YÜZDE 25’LİK BİR ARTIŞ YETERLİ Mİ?
Gerçekleşen enflasyonun altında yapılacak artışların gelir dağılımını daha da bozup, enflasyonla mücadele başarısının dar gelirlinin hayat standardını düşürme pahasına sağlanamayacağı vurgulanan açıklama ile ekonomi yönetimine, enflasyonla mücadelenin yanı sıra gelir dağılımını da gözeten bütüncül bir ekonomi politikası izlenmesi gerektiği çağrısı yapıldı. Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, ABD’de yatırımcıların bir sorusu üzerine asgari ücrette yüzde 25 civarındaki artış olabileceğine dair görüş beyan edince tartışma başlamıştı. Bunun üzerine Merkez Bankası kaynaklarından yapılan açıklamada, Başkan Karahan’ın yatırımcı toplantısında yüzde 25 civarında ücret artışının makul olabileceği değerlendirmesini yaptığı vurgulandı ve “Merkez Bankasının asgari ücret üzerinde bir yetkisi ve etkisi bulunmamaktadır.”
EMEKLİLİKTE MAAŞ FARKI DÜZENLEMESİ RAFA KALKTI
Öte yandan emeklilik dilekçesini bu yıl verenler ile 2025’te verenlerin aylıkları arasında ortaya çıkacak yüzde 30 civarında düşüşü gidermek için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile diğer bakanlıklar arasında sürdürülen çalışmalar olumsuz sonuçlandı. Bakan Işıkhan, geçen hafta emeklilik sistemiyle çok fazla oynamayı düşünmediklerini açıklamıştı. Edinilen bilgiye göre Hazine ve Maliye Bakanlığı, farkı giderici yönde bir değişiklik yapılmasını istemedi. Düşüşten etkilenecek yaklaşık 300 bin kişi olduğu, bunlar içinde 140 bin kamu işçisi bulunduğu belirtiliyor. Emekliliğe hak kazanmış kişi sayısı daha fazla ancak önemli bir kısmının emekli aylığı 12.500 TL’nin altında olduğu için etkilenecek kişiler arasında sayılmıyor.
YORUMLAR