BM’ye bağlı Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) ile Dünya Ticaret Örgütü’nün (UNWTO) yayımladığı raporda, özellikle ekonomisi turizme bağlı gelişmekte olan ülkeler açısından tahribatın büyük ve uzun dönemli olacak.
Raporda, pandemi nedeniyle 2020’de turizm sektöründeki kaybın 2,4 trilyon doları bulduğu ifade ediliyor. Ayrıca turizmin geçen yıl 1990’lardaki düzeye gerilediği, 2023’e kadar sektörde ilerleme kaydedilmesinin beklenmediği belirtiliyor.
Ayrıca Covid-19’a karşı aşı programının ABD ve Avrupa’da hızla ilerlerken Asya, Afrika ve Latin Amerika’daki düşük gelirli ülkelerde geriden gelmesi eleştiriliyor.
Sektörün canlanmasının aşı programının hızlanmasına bağlı olduğu, ancak yoksul ülkelerde aşıya erişimin sınırlı olması, zengin ülkelerde seyahat kısıtlamalarının sürekli değişmesi ve hükümetler arası koordinasyon eksikliği nedeniyle seyahat konusunda güven kaybı olduğu belirtiliyor.
UNWTO Genel Sekreteri Zurab Pololikashvili, milyonlarca insanın geçiminin turizme bağlı olduğunu belirterek “Aşı progamını ilerleterek turizmin güvenli bir şekilde yeniden başlaması, özellikle uluslararası turizme bağlı gelişmekte olan ülkelerde istihdam ve ihtiyaç duyulan kaynaklar açısından kritik” dedi.
Turizm geliri geçen yıl yarı yarıya azalan İsviçre’nin yanı sıra Fransa, Almanya, İngiltere gibi bazı Avrupa ülkelerinde ve ABD’de aşılamada kaydedilen gelişme sayesinde bu yaz sezonunun daha iyi geçmesi bekleniyor.
Ancak Karayipler, Asya ve Afrika ülkelerinde aşıya erişim sorunları sürüyor.
Bu ülkelerde, turizm gelirlerindeki azalmanın yol açtığı ekonomik tahribatın çok daha büyük ve uzun dönemli olması bekleniyor.
Turizm sektöründen kaynaklı kayıpların toplam gelir kaybındaki payının yüzde 60’ı bulacağı belirtiliyor.
Farklı senaryolara göre, sınırlı turizmden kaynaklı ekonomik kaybın 2021’de 1,7 ila 2,4 trilyon dolar arasında gerçekleşmesi öngörülüyor.
En kötümser olan ilk senaryoda yabancı turist girişinde yüzde 75 azalma, ikinci senaryoda yüzde 63 azalma, üçüncü senaryoda ise yurt içi ve bölgesel turizm faktörleri de gözetilerek aşı oranı düşük ülkelerde yüzde 75, aşı oranı yüksek gelişmiş ülkelerde ise yüzde 37 düşüş bekleniyor.
En kötü senaryoya göre, küresel çapta uluslararası turist sayısında yüzde 75 düşüş yaşanması halinde, doğrudan turist harcamalarında 948 milyar dolar azalma olacak, ancak bunun ekonomideki gerçek boyutu 2,4 trilyon dolara ulaşacak.
Raporda Türkiye örneği verilerek, ekonomide turizmin payının yüzde 5 olduğu, 2020’de ülkeye giren yabancı turist sayısının yüzde 69 azaldığı belirtiliyor.
Bunun doğrudan turizm alanında ekonomide 33 milyar dolar kayba yol açtığı tahmin ediliyor.
Yeme-içme, perakende ticaret, iletişim ve ulaşım gibi yan sektörlerle birlikte bu kaybın yaklaşık üç katına çıkarak 93 milyar dolara ulaştığı vurgulanıyor.
Sadece turizmden kaynaklı kaybın toplam milli gelirdeki payı yaklaşık yüzde 9’u buluyor. Ancak alınan mali önlemlerle bunun kısmen giderildiği belirtiliyor.
BM’nin raporuna göre, küresel turizmin azalması, kalifiye olmayan işgücü bakımından işsizlik oranının ortalama yüzde 5,5 artmasına yol açıyor.
UNCTAD’ın geçen yıl Temmuz ayındaki raporunda, uluslararası turizmde 4-12 aylık bir duraksamının küresel ekonomiye maliyetinin 1,2 trilyon doları bulacağı, dolaylı sektörlerle birlikte bunun 3,3 trilyon dolara ulaşabileceği belirtilmişti.
Ancak gerçek durum beklenenden daha ağır oldu. UNWTO’ya göre, uluslararası turist sayısı 2020’de 1 milyar azalarak yüzde 74 düşüş kaydetti. 2021’in ilk çeyreğinde ise düşüş oranı yüzde 84 oldu.
YORUMLAR