Bir dönem pop müzik dünyasında fırtınalar estiren Burak Kut, katıldığı YouTube programında şöhrete kavuştuğu 90’lı yıllarda yaşadıklarından bahsetti. Şimdilerde 48 yaşında olan ünlü şarkıcı, “Bugünkü aklımın 22 yaşındayken olmasını isterdim. Bu yönetim zafiyetiyle, insan sarraflığıyla ilgili. Kendimi savunmasız hissediyordum o zamanlar. Şimdi tabii daha güçlü hissediyorum ama bunun nedeni de o zaman yaşadığım çalkantılar” dedi. “Şimdi bir şey var içimde; ikinci raunt” diyen Kut, “Çünkü yapmam gerekeni tam olarak yapmadım. Suçlu benim, kabul ediyorum. Çok tutkulu dinleyicilerim var ve bana kızıyorlar. En çok içimi yakan mevzu odur. Yoksa kariyer, sektör, benim için ne demişler hiç önemli değil” ifadelerini kullandı.
“ALTIN YUMURTLAYAN TAVUĞU KESMEK OLURDU”
90’larda para makinesi olarak görüldüğünü de anlatan Kut, yıllar sonra sevenleri istediği için müziğe odaklanacağını açıkladı. Şarkıcı, “Ben okumaya meraklı, nota karıştıran bir adamken, tüketim toplumunun en gözde malzemelerinden biri oldum. Herkes üzerimden para kazanmaya çalışıyordu. Para makinesi gibiydim. E bir durayım değil mi ben? Kitap okuyayım, aşkımı yaşayayım. Asla durdurmadılar. Altın yumurtlayan tavuğu kesmek olurdu çünkü o. Ben sevenlerime borçlu hissediyorum kendimi” dedi.
“KEMAL SUNAL HAYRANIYIM”
3 Temmuz 2000 tarihinde ‘Balalayka’ filminin çekimleri için bindiği Trabzon uçağında geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Kemal Sunal’a hayran olduğunu söyleyen Burak Kut, merhum sanatçıyla karşılaşma hikâyesini de şu sözlerle anlattı: “Onların Hisar’da kahvesi vardı. Kadir İnanır gibi üstatlar gelirdi. Bir gün Kemal Sunal’ı gördüm. Bana ‘Medya dünyası böyledir. Seni alırlar, güzel bir parça olarak kıyma makinesine koyarlar, her yerini kullanırlar’ dedi. O yaklaşımını gayet iyi anlamıştım.”
“SOPAYLA KOVALADI”
Armağan Çağlayan’ın Youtube’da yayınlanan ‘Dur Bi Dinle’ programına konuk olan Burak Kut, şöhretin zirvesinde olduğu dönemde başına gelen ilginç olayları anlatmıştı. Ünlü popçu, “Ataköy’de oturuyorum, bir gece kapıda bekliyorlar. ‘Beklemeyin, çekimim var’ diyorum, gidiyorum. Döndüğümde biri 9-10 gibi hala kapıdaydı. Eve aldım, ‘hayranımızdır biraz daha konuşalım’ diye. Konuştukça anladım ki evden kaçmış. Aldım arabayla evine bıraktım. Kapıyı atletli bir abimiz açtı ‘sen misin Burak Kut?’ diye beni sopayla kovaladı” demişti. Kut, “Arabayla patinaj yapıp kaçıyorum. Psikolojik tedavi safhasına gelen birçok insan vardı. Yemek yerken masaya bir tabak daha koyuyorlarmış, kendi kendilerine ‘Burakcım sen de yer misin?’ falan diyorlarmış” ifadelerini kullanmıştı.
YORUMLAR