Çedes’e Karşı Güç Birliği platformu Gürsu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde ‘Okulda dersi öğretmen verir’ konulu basın açıklaması düzenledi.
Basın açıklamasını okuyan Veli-Der Bursa Şube Başkanı Barış Dinga şu ifadelere yer verdi:
Yaklaşık 21 yıldır ülkemizde önceki iktidarlardan daha farklı, kendi dünya görüşüne göre bir ülke yaratmak isteyen, kendi arzularına uygun bir toplum inşa etmeye çalışan bir iktidar var. Bu amaçlarına ulaşmak için pek çok yol-yöntem deniyor, çağdaş, uygar yaşam tarzlarına müdahale etmeye çalışıyor, kadınlara 2. sınıf insan muamelesi yapıyor, tüm toplumsal yaşamı baskı altına alarak biçimlendirmeye çalışıyorlar. Ama kabul edelim ki bu konudaki en büyük hedefleri, en çok baskı ve tahakküm altına aldıkları, çocuklarımız ve gençlerimiz oluyor.
Çünkü biliyoruz ki, onların istedikleri insan modeli aslında gösterilmeye çalışıldığı gibi toplumumuzda çok değil ve her kendi sistemini dayatmaya çalışan ceberut iktidarlar gibi kendi makbul vatandaşlarını üretmeye gayret ediyor, biatı temel düstur edinmiş, eleştirmeyen, sorgulamayan, düşünmeyen, dindar ve kindar bir nesil yaratmaya çalışıyorlar.
Bu yüzden de eğitimi, bu amaçlarına ulaşmak için en etkili ve işlevsel bir alan olarak görmektedirler. Bilimi temel alması gereken okullarımızı dinselleştiriyor; neredeyse her mahalleye bir imam hatip okulu açıyor. Öyle ki çocuklarımız, imam hatip okulları dışında gidecek okul bulamaz oldu. Diğer okulların müfredatını cihatçı bir içerikle dolduruyor, tarikat ve cemaatlerle yaptığı protokollerle onları okullarımızın içine soktukları yetmezmiş gibi, yetersiz okul ve yurt sorunundan dolayı çocuklarımızı onların okul ve yurtlarına mahkûm ettiriyor ve onların kucağına doğru itiyor. Bu konuda da en son atılımları; önce İzmir ve Eskişehir’in pilot bölge seçilerek çalışmaların başlanacağı bildirilmesine rağmen, Türkiye’nin çeşitli illerinden çalışmaların başlandığına dair haberlerini aldığımız; uygulanması için kentimizde de son hazırlıkları yapılan ÇEDES isimli proje. Milli Eğitim Bakanlığı Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Diyanet arasında yapılan bu işbirliği protokolünün çalışma esaslarına göre, iktidar daha önceden gerici tarikat-cemaatlere bırakıp yaptırdığı işleri, artık tüm ülke çapındaki bir devlet organizasyonuyla doğrudan kendisi yapacak, milyonlarca insandan oluşan, kendine biat etmiş devasa tarikatını yaratmaya çalışacak. Ayrıca öğretmenlerimizin yerini, o nitelikleri bile tartışmalı, imam, vaiz, müezzin gibi din adamları alacak, okullarımız da birer medreseye dönüştürülecek.
Şimdi biz laik, bilimsel ve nitelikli eğitimi tüm çocuk ve gençlerimize eşit olarak verilmesini isteyen ilerici kurumlar olarak önce siyasi iktidara, MEB’e ve Diyanet’e sesleniyoruz:
Bizler ne Aladağ’da tarikat yurdunda yanarak hayatını kaybeden kız çocuklarımızı, ne Ensar Vakfında çocuklarımıza yaşattığınız toplu tecavüz iğrençliğini, ne Antalya’da cemaat yurdunda boğazı kesilen Mehmet Sami Tuğrul’u, ne de Elazığ’da intihara sürüklediğiniz tıp öğrencisi Enes Kara’yı unuttuk. Bugün de binlerce çocuk ve gencimize aynı şeylerin yaşatıldığını; ÇEDES ismini verdiğiniz bu karanlık proje ile de evlatlarımıza reva gördüğünüz bu cehennemin başka bir aşamaya geçeceğini biliyoruz.
Ayrıca kendi siyasi ve toplumsal amaçlarınız için, rant, yağma, talan ve sömürü üzerine kurduğunuz düzenin devamı ve bekası adına da tüm bunları sorgulamayacak, eleştirmeyecek, itiraz etmeyecek, tevekkül içerisinde boyun eğecek nesillere ihtiyaç duyduğunuzu da biliyoruz.
Ve kurmak istediğiniz gerici kuşatmaya kentimizde Gürsu İlçemizden başladığınızı görüyoruz. Emekçi sınıfların yoğun olarak yaşadığı bu kadim ilçemizi karanlık projenizin başlangıç noktası olarak seçtiğiniz anlaşılıyor. Gürsu’da pek çok okuldan seçtiğiniz öğrencileri aldırarak ,‘manevi danışman’ dediğiniz eğitimci niteliği taşımayan bir takım insanları da yanlarına vererek, cami gezisi kisvesi altında , çocuklarımızın pırıl pırıl, saf ve tertemiz zihinlerine kendi amaçlarına hizmet etmelerini sağlayacak o karanlık düşünceleri boca etmeye başlamışlar.
Bu yüzden ÇEDES isimli bu gerici projeye karşı çocuklarımızın umutlarına güç verip, geleceklerine sahip çıkmak için olduğu kadar, aynı zamanda onların onurlarına ve yaşamlarına sahip çıkmak için kentimizdeki eğitim sendikalarından veli derneklerine, siyasi partilerden demokratik kitle örgütlerine kadar 31 tane kurum birlikte “ÇEDES’e Karşı Güç Birliği” adında bir oluşum kuran bizler de aydınlık mücadelemize Gürsu’dan başlıyoruz.
Amacımız gerici bir kuşatma yaratarak, okullarımızı medreseye çevirecek olan ÇEDES’in uygulanmasının önüne geçmek, halkımızı bu sinsi proje hakkında bilinçlendirmek, toplumsal muhalefetin en geniş kesimlerini harekete geçirerek ona karşı olan itirazı örgütlemek ve çocuklarımızın özgür yarınlarını, aydınlık geleceklerini kazanmaktır.
Cumhuriyet devrimimizin bize miras bıraktığı, aydınlanmacı, ilerici, çağdaş-uygar değerlerin etrafında, laikliği insanlığın en kıymetli birikimlerimden kabul eden, cinsiyet eşitliğini toplumsal yaşamın vazgeçilmezi olarak gören ve ÇEDES’e karşı kentimizde en geniş cepheyi oluşturarak, sokak sokak, mahalle mahalle ,okul okul, birleşik ve onurlu bir mücadele verecek olan bizler, buradan tüm kamuoyuna haykırıyoruz: BURSA’DA ÇEDES’E İZİN VERMEYECEĞİZ…
YORUMLAR