Ziraat Türkiye Kupası finalinde Fenerbahçe’ye 2-0 yenilen Medipol Başakşehir’in teknik direktörü Emre Belözoğlu, rakiplerinin kupayı hak ettiğini söyledi.

Belözoğlu, maçın ardından katıldığı basın toplantısında, Fenerbahçe’yi tebrik ederek “Finali kazanmayı hak eden taraf Fenerbahçe’ydi.” dedi.

Derslerini iyi çalıştıklarını düşündüğü müsabakada basit hatalarla geriye düştüklerini aktaran Belözoğlu, şöyle konuştu:

“30. dakikadan sonra hamle yapmaya çalıştım. Oyun biraz daha bize geldi, pozisyonlara girer gibi olduk, yine Fenerbahçe etkili geldi. Maçın genelini değerlendirmem gerekirse finali hak eden taraf kazandı. Oyuncu arkadaşlarıma teşekkür ediyorum, onları tebrik ediyorum. Ellerinden geldiğince, kendi potansiyellerince çok iyi bir sezon geçirdiler. Ligi yeni ilk beşte bitirdik ama ne yazık ki Avrupa kupalarına gidemedik. Avrupa’da son 16’ya kaldık. Bugün de finalde Fenerbahçe’ye kaybettik.”

Futbolcuların elinden geleni her şeyi yaptığını aktaran Belözoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Maçın senaryolaştırdığımız kısmını kırkıncı dakika uygulamaya başladık. Fenerbahçe’nin savunma arkasındaki vermiş olduğu boşlukları ben 3 gün boyunca arkadaşlara çalıştırdım ama merkeze oynadılar, merkezi zorladılar. Fenerbahçe’nin en güçlü olduğu yeri anlatmaya çalıştım ama yine de burada benim tabii ki kendi üstüme almam gereken bir sorumluluk var. Demek ki ben tam anlatamadım arkadaşlarıma, oradaki oyuncu kardeşlerime.”

Belözoğlu, maçın 34. dakikasında 3 oyuncu değişikliği yapmasıyla ilgili olarak, “Çünkü gerçekten, o an 3 tane yapabilirdim. Yedi tane yapma hakkım olsa yedi tane yapabilirdim” dedi.

GÖREVİ BIRAKMA DÜŞÜNCESİ YOK

Emre Belözoğlu, gelecek sezon Medipol Başakşehir’de devam edip etmeyeceğinin sorulması üzerine, kulüp başkanı Göksel Gümüşdağ ile arasındaki diyaloğun çok farklı olduğunu, gerekirse durum değerlendirmesi yapabileceklerini söyledi.

Göreve geldiğinde Medipol Başakşehir’in 25 maçının 16’sını kaybettiğini hatırlatan Belözoğlu, şunları kaydetti:

“Bizden sonra 80. maçta 16. maçını kaybetti bu takım. Böyle değerlendirmeler yaparsak, ne yazık ki anlatmak zorunda kalıyoruz bazı şeyleri. Ama Türkiye’de cümlemize biraz benle başlamanız gerekiyor. Bizim gibi mütevazı olduğunuzda herkes biraz daha başka bakabiliyor buraya. Benim görevi bırakmam için bir şeyim yok. Sadece hedeflerim büyüdüğü noktada kararlar alırken hedeflerim doğrultusunda karar almam gerekirse bunu yapmak durumunda kalırsam onu da Göksel Gümüşdağ’la konuşarak yaparım. Onun dışında bir sene daha mukavelem var. Futbolcuyken de kararlarımı alırken Göksel Gümüşdağ’la istişare etmeden almadım. Onunla konuşmadan karar almam. Benim önümüzdeki seneyle alakalı düşüncem, daha güçlü bir takım kurup, yine hedefe oynayan bir Başakşehir’le yola devam etmek . Ama başkanın başka bir isteği olursa da başımla beraber hiç de sıkıntı olmaz. Karar alırız zaten.”