Etleri canlıyken marine ediliyor… BUÜ’den ‘kekik kokan tavuk’ projesi!

Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Veteriner Fakültesi’nde, hayvansal proteinin vazgeçilmez kaynaklarından beyaz et, henüz üretim aşamasındayken, kalitesi ve lezzetinin artması için baharatlanıyor. Hayvan Sağlığı Hayvansal Üretim Araştırma ve Uygulama Merkezi’nde üretilen ve yetiştirilen etlik piliçlerin içme suyuna, kekik suyu ilave edilerek, etleri daha canlıyken marine ediliyor. TÜBİTAK projesi kapsamında kekik suyu ile yetiştirilen tavuklar, kesim ağırlığına ulaştıkları zaman etlerine kekik aromasının geçip geçmediği analiz edilecek. Ardından da kekik aromalı tavuklar, büyük kümeslerde üretilecek.

Etleri canlıyken marine ediliyor… BUÜ’den ‘kekik kokan tavuk’ projesi!

BUÜ Veteriner Fakültesi Hayvan Sağlığı Hayvansal Üretim Araştırma ve Uygulama Merkezi’ndeki kanatlı ünitesinde, hem yumurta hem de etlik piliç üretimi yapılıyor. Merkezde aynı zamanda Veteriner Fakültesi öğrencileri çeşitli araştırmalar da yapıyor. Sığır, koyun, keçi ünitelerinde olduğu gibi kanatlı ünitesinde de çeşitli projeler yürütüldüğünü belirten Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hakan Üstüner, “Fakültemizde, araştırma uygulama merkezimizde, özellikle farklı türlerde hayvanlar mevcut. Sığırlarımız var süt üretimi ve araştırmaları için. Koyun, keçi ünitemiz var. Bunlar da yine aynı şekilde küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinin üretimi anlamında. Bir diğer ünitemiz de bugün içerisinde bulunduğumuz kanatlı ünitesi. Burada da hem yumurta üretimi hem de etlik piliç üretimi yapılmakta ve aynı zamanda tabii ki araştırmaları yürütülmekte. Bulunduğumuz kümeste, 3 farklı araştırma yürütülmekte. Bunlardan bir tanesi lisans öğrencimizin, TÜBİTAK projesi olan kekik suyunun hem hayvanın performansını hem de et kalitesine etkisini araştırmak. Bir diğer hocamız ve yine lisans öğrencilerimiz tarafından yürütülen, siyah sarımsağın, hayvan üzerindeki ve et kalitesi üzerindeki etkilerinin takip edildiği bir araştırma. Yine altlık zemin farklılığının yani talaşta ya da ızgarada olup olmadığıyla ilgili yürütülen bir diğer projemiz var. Başlangıç aşamasında olan diğer bir projemiz ise broilerler (etlik piliç) genelde zeminde, yani yer sisteminde yetiştirilirken yeni bir model deneniyor. Kafeste yetiştirilmesini denemek üzere projeler yürütülmekte” dedi.

‘DAHA LEZZETLİ ETİ ORTAYA KOYMAYA ÇALIŞIYORUZ’

Prof. Dr. Hakan Üstüner, projelerin temel amacını ise şöyle açıkladı:

“Projelerin temel amacı bir, hayvanın daha kısa sürede daha yüksek canlı ağırlıkta, daha iyi performans göstermesi. İki, daha kaliteli, daha lezzetli ve tüketicinin tercih edebileceği et üretilmesi. İki temel amaç var. Tabii bunun yanında, koyduğumuz aromatik bitkilerin, doğal olup, insan sağlığına herhangi bir etkisi olmadan, daha lezzetli eti de ortaya koymaya çalışıyoruz aslında. Bu bahsettiğim 3-4 projede, gördüğünüz ortamda, her projede aşağı yukarı ortalama 200 hayvandan, 700-800 hayvanı bu küçük bölmelerde, küçük gruplarda deneyerek, daha sonra olumlu sonuçlar elde edildiğinde, büyük kümesler halinde de üretmeye devam edeceğiz.”

‘TAVUKLARI ÖNCEDEN MARİNE EDİYORUZ’

Üniversitenin bu alandaki projelerinden biri de biri de kekik aromalı tavuk. Uludağ Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi 4’üncü sınıf öğrencisi Yaren Özkaraca (21), tarafından TÜBİTAK 2209 için yürütülen projede, broiler (etlik) piliçlerin içme sularına kekik suyu katılıp, besi performansı ve et kalitesi üzerine etkileri inceleniyor. Temel hedefinin, tavukların etlerine kekik aromasının geçip geçmeyeceğini anlamak olduğunu söyleyen Özkaraca, “Şu anda 200 tane, arkamızda görmüş olduğunuz civcivlerle bunu test ediyoruz. Şu an civcivler 4 haftadır burada. Artık piliç oldular. 4 haftadır deneme ve kontrol olmak üzere iki gruba bölüyoruz tavukları. Deneme gruplarına 4 haftadır içme sularına kekik suyu katılıyor ve yaklaşık 1,5 hafta sonra, kesim ağırlığına eriştikleri zaman kesimini yapıp analizlerimizi yapacağız. Kendim de gerçekten merak ettim yani. Ben de beyaz et yiyorum. Tadına geçip geçmeyeceğini ya da besi performansı üzerine bir etkisi olup olmayacağını merak ettik. Önceden marine ediyoruz hayvanları” diye konuştu.

‘KEKİK SUYU İÇEN TAVUKLARIN İŞTAHLARI AÇILDI’

Kekik suyunu evde hazırladığını ve tavukların içme sularına kattığını söyleyen Özkaraca, “Aslında evde annelerimiz falan da yapıyor. Mide hazımsızlıklarında, saç dökülmeleri, cilt problemleri, belli başlı kronik rahatsızlıklarda, kekik suyunun kanıtlanmış etkisi var. Kimileri zaten evinde yapıp içiyor. Hayvanlar üstünde pek fazla bir araştırması yok. Biz de öğreneceğiz. Dağ kekiği kullanıyorum, kuru kekik. Önce su kaynatıyoruz. Kaynattığımız suyun içerisine kuru kekiği katıp demlenmesini bekliyoruz. Bir tık çay demler gibi. Daha sonrasında süzüp soğuma işlemine bırakıyoruz. Sonrasında da içme sularına katıyoruz. Kekik suyu içen taraf yem miktarı olarak daha fazla yem tüketiyor. Yem tüketimleri arttı diyebiliriz. İştahlarını açtı” dedi.

‘KEKİĞİN, SIĞIRLARIN ET KALİTESİ ÜZERİNDEKİ ETKİSİ BİLİNİYOR’

Afyonkarahisar’da kekik yiyerek otlanan sığırların etindeki lezzetin, proje için kendisine ilham verdiğini söyleyen Yaren Özkaraca, “Afyon’da, sığırlara kekik yedirildiği zaman daha fazla yem yedikleri ve et kalitesinin üzerindeki etkileri biliniyor. Aynı şekilde beyaz ette de bu durumun nasıl olacağını daha çok merak ettim. Zaten evlerimizde de marketten tavuk aldığımız zaman soslamadan pişirmiyoruz. Acaba önceden marine edebilir miyiz düşüncesi de aklıma takıldı. O yüzden bu projeyi yapıyorum” ifadelerini kullandı.

Projede yardımcı olarak yer alan Veterinerlik Fakültesi 4’üncü sınıf öğrencisi Ahmet Ziya Süman da (25) kekik suyu içen tavukların tükettiği yem miktarının arttığını belirterek, “Şu anda hayvanlarımız büyüyorlar, gelişmekteler. Haftalık olarak yemlerini tartıyoruz. Günlük olarak adet başına 100 gram yem yiyorlar tavuklarımız” dedi.

YORUMLAR

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir