Haklı nedenle işten ayrılmak!

Mevcut İş Kanunu’na göre işçinin haklı nedenle derhal işten ayrılma sebepleri nelerdir?

Haklı nedenle işten ayrılmak!

İşçi birçok sebeple işten ayrılabilir. Fakat işçiye haklı gelen çoğu sebebin kanunumuzda sayılan sebeplerden olmadığının da bilinmesi gerekli. Bazı hallerde işçiye vicdanen hak verilse dahi kanunda sayılı sebeplerden olmadığından işçi işten haklı nedenle ayrılmış olduğu kabul edilmiyor. İşçinin haklı nedenle derhal fesih hakkı İş Kanunu madde 24′ te düzenlenmiş. Şimdi bu sebepleri tek tek inceleyelim.

I. Sağlık sebepleri:

a) İş sözleşmesinin konusu olan işin yapılması işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olursa.

b) İşçinin sürekli olarak yakından ve doğrudan buluşup görüştüğü işveren yahut başka bir işçi bulaşıcı veya işçinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığa tutulursa.

İşçilerin çalıştıkları bazı işler bakımından ağır çalışma koşulları hayatlarını, yaşam kalitelerini olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Madenler, kimyasal ilaçlarla doğrudan temas edilen işyerleri, inşaatlar, hayvanlarla doğrudan temas edilen işyerleri vb. buna örnek olarak verilebilir. Bu gibi işyerlerinde uzun süre çalışan işçiler çeşitli hastalıklara maruz kalabildikleri gibi, yaşam kaliteleri de düşebilmektedir.

Yargıtay işçinin iş sözleşmesini sağlık sebeplerine dayalı olarak feshedilmesini “iş sözleşmesinin konusu olan işin yapılmasının işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olması” olgusuna bağlamıştır. Bu da demek oluyor ki araştırılması gereken husus işçinin sağlığın işyerinden veya işin niteliğinden kaynaklı bozulup bozulmadığı veya bozulma ihtimalinin olup olmadığıdır. Örneğin bir mobilya fabrikasında tinerle mobilyaları silen bir işçinin tiner solumasından kaynaklı akciğerlerinde bir hastalık oluşması halinde sağlık sebeplerine dayalı haklı nedenle işçi iş akdini feshedebilecektir.

Diğer bir sebep:

“İşveren iş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri hakkında yanlış vasıflar veya şartlar göstermek yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler vermek veya sözler söylemek suretiyle işçiyi yanıltırsa.”

İşçi iş sözleşmesi yapıldığı sırada işin niteliği, işin unsurları veya işim yapılışı ile alakalı yanlış eksik bilgilendirilmiş veya yanıltılmış olabilir. Bu gibi durumlar mevcut ise de işçi iş akdini derhal feshedebilir. Yüksek Mahkeme bu konuda işçinin yanıltıldığı husus işçiye söylense idi işi hiç yapmayacağı veya sözleşme koşullarını büyük ölçüde değiştireceği kriterine bakmaktadır. Örneğin ustabaşı olarak bir işyerinde çalışmak için anlaşan kişinin temizlikçi olarak işe alındığını öğrenmesi.

“İşveren işçinin veya ailesi üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak şekilde sözler söyler, davranışlarda bulunursa veya işçiye cinsel tacizde bulunursa.”

İşveren işçinin kendisine veya aile üyelerinin şeref ve namusuna dokunan sözler söylemesi veya işçiyi cinsel olarak taciz ederse (İşçi tarafından istenilmeyen, sözlü veya fiziksel ve özel olarak, aşağılayıcı utandırıcı rahatsız edici cinsel nitelikte her türlü davranış) işçinin derhal haklı nedenle fesih hakkı verir.

“İşçinin diğer bir işçi veya üçüncü kişiler tarafından işyerinde cinsel tacize uğraması ve bu durumu işverene bildirmesine rağmen gerekli önlemler alınmazsa.”

Görüldüğü üzere işçi işveren tarafından cinsel tacize uğraması halinde de başka bir işçi tarafından cinsel tacize uğraması halinde de işçi haklı nedenle işten ayrılabiliyor. Fakat kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere başka bir işçi tarafından tacize uğrayan işçinin bunu işverene bildirmesi ve işverenin bu durumu engelleyici önlemler almaması gerekmektedir. Önlem alması bu durumu engellemesi halinde işçi haklı nedenle iş akdini feshedemeyecektir.

“İşveren tarafından işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya ödenmezse.”

Bu madde bakımından ise işçinin ücretinin ödenmemesi haklı nedenle fesih sebebidir. Ödenmeyen ücretin miktarı önemli olmamakla birlikte, işçinin yazılı rızası olmadan kesinti yapılması hali ve en önemlisi de işçinin SGK primlerini gerektiğinden az yatırılması veya hiç yatırılmaması aldığı gerçek ücretin gösterilmemesi de bu maddeye göre işçiye haklı nedenle fesih hakkı verecektir. Yine aynı şekilde işçinin fazla çalışma yapması, ulusal bayram ve tatillerde dini bayramlarda çalışması halinde bu ücretlerin ödenmemesi de bu maddeye göre işçi haklı nedenle fesih edebilecektir. Yüksek mahkeme tarafından;

  • “İşçinin ücretinin düzensiz ödenmesi ve kabule göre de hafta tatili ve genel tatillerde çalışmasına rağmen karşılığının ödenmemesi haklı fesih nedenidir”,
  • “SGK primlerinin eksik ödenmesi ve fazla çalışma ve genel tatil çalışmalarının karşılığının ödenmemesi haklı fesih nedenidir”,
  • “Yıllık ücretli iznin kullandırılmamasının haklı fesih sebebi oluşturabilmesi için çok uzun süre hiç izin kullandırmama ya da talep edildiği halde gerekçesiz olarak izin kullandırılmaması gereklidir”, şeklinde hüküm kurulmuştur.

Görüldüğü üzere, işçinin haklı nedenle derhal fesih sebepleri kanunda tahdidi olarak sayılmıştır.

Yukarıda saydığımız sebeplerden birinin veya bir kaçının mevcut olması halinde işçi derhal iş akdini sonlandırabilecektir.

YORUMLAR

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir