Mezar başkent Zagreb’in yaklaşık 112 kilometre güneydoğusundaki Rašaška arkeolojik kazı alanında gün yüzüne çıkarıldı.
13. ve 16. yüzyıllar arasına ait olduğu belirlenen kalıntılar, bu bölgede Ortaçağ uygulamalarının Avrupa’nın diğer yerlerine kıyasla daha uzun sürdüğünü düşündürdü.
Bağımsız arkeolog Nataša Šarkić, Livescience’a yaptığı açıklamada, “Hıristiyanlığın kabulünden sonra bile birçok Slav ülkesinde kötü ruhlara yönelik inancın devam ettiğini biliyoruz,” dedi.
“Vampirlere yönelik inanç epey yaygındı, kesinlikle.”
Araştırmacılar mezar alanında ilk önce büyük taşlar fark etti. Daha sonra bunların muhtemelen yakındaki bir duvardan düştüğü anlaşıldı. Ancak analizler başka bir sürprizi ortaya çıkardı: İskeletin başı kesilmişti ve kafatası diğer kemiklerden ayrı bir yere yerleştirilmişti.
İskelet üzerinde yapılan çalışmalar, cesedin erkek olduğunu ve ölümden sonra vücudunun kasıtlı olarak büküldüğünü gösterdi. Ayrıca, Sarkić ve meslektaşları, cesedin bacaklarının yerinden çıkarılmış olabileceğini de açıkladı.
Araştırmacılara göre bu alışılmadık mezar, orada gömülü olan bireyin hayattayken “sapkın bir sosyal kişi” olarak kabul edildiğini ve ölümden sonra tekrar dirilmesinden korkulduğunu gösteriyor.
İskeletteki eski yaralanmalar, adamın şiddet dolu bir hayat sürdüğünü de ortaya çıkardı. Ayrıca kafatasına aldığı darbeler nedeniyle ölmüştü. Bu da öldürüldüğü anlamına geliyor.
Öte yandan bu, araştırmacıların Hırvatistan’da bulduğu ilk Ortaçağ ‘vampir’ gömütü değil. Ekip ayrıca 2024’te Rašaška sahasının birkaç kilometre kuzeybatısındaki Pakrac’ın Eski Kent bölgesinde bir tane daha mezar bulmuştu.
Bu kişi süslü bir tahta tabutun içine gömülmüştü ancak yine başı yoktu.
Her iki mezar da Ortaçağ’da bölgede yaşayanların, ölünün ‘dirilmesini’ önlemek için baş kesme yoluna gittiğini gösteriyor.
Rašaška bölgesi, erken Ortaçağ’da adını Kudüs’ün efsanevi Süleyman Tapınağı’ndan alan bir askeri tarikat olan Tapınak Şövalyeleri’ne ait büyük yerleşiminin parçasıydı.
Bölge daha sonra St. John Şövalyelerine geçmiş ve 15. yüzyılda da yerel soylular tarafından ele geçirilmişti.
YORUMLAR