TBMM Müsilaj Araştırma Komisyonu’nda, özellikle İstanbul’da biyolojik, ileri biyolojik ve arıtma tesislerinin yapımının elzem olduğu ancak tesisler için arazi sıkıntısı yaşandığı tespiti yapılırken, “yeraltı tesisleri” ve “tünellerle aktarım”, çözüm olarak gündeme geldi. Özellikle boğaza yakın kıyı bölgelerindeki yer sıkıntısı nedeniyle örneğin taşınacak olan Harem Otogarı’nın altına arıtma tesisi yapılması, Ataköy’den tünellerle Küçükçekmece tesisine atık su ve çamur aktarımının sağlanması gibi projelerin hayata geçirilmesi hedefleniyor. Adalarda tesislerin yapılacağı yerlerde karşılaşılan sit alanı engelinin nasıl aşılacağı da araştırılıyor. İSKİ Genel Müdürü Raif Mermutlu, Marmara’nın kurtuluşu için arıtma tesislerinin kurulmasının şart olduğunu belirtirken, “Ancak arazi sorunu var. Örneğin, Kadıköy gibi bir bölgeye, Moda’ya, İstanbul’un merkezine alan açıp da buraya sığdırabilir misiniz? En büyük sorun bu” dedi.
Milliyet gazetesinden Önder Yılmaz’ın haberine göre, TBMM Müsilaj Araştırma Komisyonu’nun İstanbul’daki toplantısında İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı İbrahim Orhan Demir, 1980’lerden beri İstanbul’da imar nazım planlarının doğru uygulanmadığını belirterek, “İstanbul her zaman Marmara Denizi’nin kıyılarında ve kuzeye gitmeyecek şekilde planlandı. ‘Yer yok mu?’ diye soruldu, gerçekten yer yok” dedi. Demir şöyle devam etti:
ARSA KALMADI
“Çıktığınızda lütfen İstanbul’a şöyle bir bakın, her yerde dikey dikey binalar göreceksiniz. Bu, şehir planlama ilkeleri açısından inanılmaz tehlikeli bir şey. Yurt dışına gittiğimizde görüyoruz, Paris’e gidin bakın La Defense bölgesi vardır, Londra’ya bakın Canary Wharf vardır, New York’a gidersiniz Manhattan vardır. Yoğunluğu bir yere yığarsınız orayı da çözersiniz. Gerçekten Milli Emlak Genel Müdürlüğü’yle çok sıkı çalışma içerisinde olmamız gerekiyor. Arsa gerçekten yok, İstanbul’da arsa kalmadı. Bulduğumuz her yeri milim milim değerlendirmemiz gerekiyor.”
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Prof. Dr. Ayşen Erdinçler ise arıtma tesislerinin yapımında yer ve finansman problemleri ile karşılaştıklarını dile getirdi.
YEDİ PROJE SIKINTILI
İSKİ Genel Müdürü Mermutlu ise İstanbul’da kıyıya yakın yedi projede arsa sıkıntısı yaşandığını, çözüm için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile iş birliği içinde olduklarını açıkladı. Mermutlu, “Bu tesisler ve Marmara’daki diğer tesisler iyi bir şekilde çalışırsa herhâlde bu müsilajı toplamaya gerek kalmayacak” diye konuştu. Mermutlu şöyle konuştu:
“Bu tesislerin hızlı bir şekilde devreye alınamamasının birinci sebebi arazi sorunu. Doğası itibarıyla atık sular üst kotlardan aşağıya doğru akıyor, geliyor deniz kenarında toplanıyor. Sizin bunu tekrar pompalayıp da başka bir yere almanız çok büyük enerji gideri. Bu nedenle, atık su arıtma tesisleri deniz kenarlarında projelendirilir. Yenikapı, Baltalimanı, Ataköy, Ambarlı, Çanta bütün tesisler deniz kenarında. Bu nedenle arazi ihtiyaçlarında deniz kenarlarında bir yer açmaya çalışıyoruz. Yani paranız da olsa, istimlak etme yeteneğiniz de olsa bu tesis yerlerini bulamazsanız tesisi yapamıyorsunuz.”
YERALTI VE TÜNEL FORMÜLÜ
Kadıköy, Tuzla-Pendik, Paşabahçe, Küçüksu tesis yapım örneklerini veren Mermutlu, çözüm olarak yeraltına inme ve tünellerle aktarımı işaret etti. Harem Otogarı’nın bulunduğu alana günlük 100 bin metreküplük biyolojik arıtma tesisi planlaması yaptıklarını belirten Mermutlu, “Otogarın altını planlıyoruz bunun için; bununla ilgili çalışmalarımız devam ediyor” ifadesini kullandı. Belli bölgelerde de tüneller oluşturarak atık su ve çamurun mevcut ileri arıtma tesislerine aktarımını projelendirdiklerini ifade eden Mermutlu, Küçükçekmece’den dokuz km’lik tünellerle Ambarlı ve Ataköy Arıtma Tesisleri’ne ulaştırılmasını hedeflediklerini anlattı.
YORUMLAR