Gazlı içecekler, enerji içecekleri ve tatlandırılmış meyve suları gibi içecekler yüksek miktarda şeker içeriyor ve genellikle besin değeri açısından oldukça zayıf kalıyor.
Bu içecekler, hızlı sindirildikleri için kan şekeri seviyelerini hızla yükseltiyor ve obezite, insülin direnci, tip 2 diyabet ve kalp hastalıkları gibi sağlık sorunlarına zemin hazırlıyor.
GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELER RİSK ALTINDA
Araştırma, özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde şekerli içecek tüketiminin ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını gösteriyor.
Örneğin, Meksika’da yeni diyabet vakalarının yüzde 30’u ve Kolombiya’da yüzde 50’si şekerli içeceklerle bağlantılı. Güney Afrika’da ise yeni diyabet vakalarının yüzde 28’i ve kalp hastalığı vakalarının yüzde 15’i bu içeceklerden kaynaklanıyor.
Araştırmacılar, şekerli içeceklerin sağlık üzerindeki etkilerini daha iyi anlamak için Küresel Diyet Veritabanı’ndan 450 anketin verilerini inceledi.
Bu veriler, 118 ülkeden 2.9 milyon insanın tüketim alışkanlıklarını içeriyor. Bulgular, şekerli içeceklerin her yıl dünya genelinde 258 bin kardiyovasküler ölüm ve 80 bin diyabet ölümüne yol açtığını gösteriyor.
‘ACİL MÜDAHALE GEREKLİ’
Çalışmanın baş yazarı Laura Lara-Castor, bu durumun halk sağlığı üzerindeki etkilerinin azaltılması için acil ve bilimsel kanıtlara dayalı müdahalelerin gerekli olduğunu belirtti.
Lara-Castor, “Şekerli içecek tüketimini azaltmaya yönelik küresel çabalar, diyabet ve kalp hastalığı nedeniyle erken ölümleri önleyebilir” dedi.
Bu yeni bulgular, şekerli içeceklerin yalnızca bireysel sağlığı değil, aynı zamanda toplum sağlığını nasıl etkilediğini anlamak için önemli bir adım olarak görülüyor. Araştırma, Nature Medicine dergisinde yayımlandı.
YORUMLAR