Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi (NOSAB) Yönetim Kurulu Başkanı Erol Gülmez’in açıklamaları şu şekilde;

“Şuan Türkiye’de 367 tane organize sanayi bölgesi var, OSBUK yönetim kurulu üyesiyim. 367 OSB’den, OSB’ler arası farklılıklar var çeşitli bölgeler var. Bu farklılık ihtiyaçlarda da çeşitliliğe sebep oluyor. OSBUK olarak bilgileri toplar kanun yapıcılarla tüm OSB ihtiyaçlarını kapsayacak değişiklikleri yaptırırız. Bugüne kadar ki çalışmalarda hiçbir sıkıntı çıkmamıştır. 4562 sayılı yasa değişikliğiyle ilgili mutabık kalınmıştır. Bazı maddeler hiçbir OSB’nin kabul edemeyeceği, hızını ve gelişimini engelleyecek bir takım maddeler vardı. Şunu iddia ediyorum, Türkiye Cumhuriyeti’nin son yıllardaki OSB kanunun en iyi projesidir. Güzel giden yapının yavaşlamasını göze alamadık, kamuoyu oluşturmak istedik. 81 ilde alelacele kamuoyu oluşturmak için basını ve halkı bilgilendirdik. İktidar partisi yöneticiliğindeki arkadaşlarla da konuştuğumuzda onlarda uygun görmediklerini söylediler.

Yasa güncellenmedi, mutlaka günü geldiğinde meclise gelecektir ama uygunsuz görünen şeyler düzeltilerek gelecektir, beklentimiz de budur.

Enerji maalesef tüm dün ya meselesi haline geldi. Yanımızda da savaşın başlaması, enerjinin bir ülke için ne kadar hayati bir konu olduğunun farkında vardık. Tüm dünyada enerji çok yükseldi ama Türkiye’de çok daha fazla yükseldi. Doğalgaz da bir tarifeye geçildi, yıllık 300 bin metreküpün üzerinde gaz kullanan işletmelere ceza verir gibi ikinci tarife uygulandı. Aradaki fark ise normal tarife de 3,5 lira metreküp iken 300 bin barajına 1 metreküple bile geçsen tüm yıl kullanımla ilgili 12 lira yaklaşık 4 fark fiyat farkı doğuyor. Bu şekilde sanayicinin yılda toplam yüzde 600 lük bir artış söz konusu. Elektrikte ise yüzde 300’lere varan bir artış söz konusu. Bir ürünün fiyatında eskiden ham madde ve işçilik sırasıyla en büyük girdi iken enerji birinci sıraya oturdu birçok meslek grubunda bu sürdürülebilir bir şey değil. Biz ülkemizi anca ihracat yaparak ithalatı azaltarak bu girdaptan kurtarabiliriz. Sanayici olarak bunun için de tüm çabamızla çalışıyoruz.

Herkes aynı tarifede kullanırken bir sorun yoktu. Şimdi ise dünyada artan enerji fiyatlarını tamamen sanayicinin üzerine yıkmaları bizim fiyatımızı yüzde 600 katı arttı. Gelişmiş batı ülkeleri sanayiye elen artışı yansıtmıyorlar, ülke olarak ekonomik durumumuz ortada buna imkanımız olmayabilir fakat enerjinin maliyeti neyse kullanan kullandığı kadarını ödemeli. Kim kullanıyorsa enerji bedeli neyse eşit ödemeli.

Bursa için söylüyorum OSB’lerin kapladığı yüz ölçümünden daha fazla dışarıda sanayi var. Bu çok riskli bir şey. Marmara’da müsilaj sorunu yaşadık ve sorun bitmedi halen devam ediyor ve devam edecektir. En kolay denetlenebilecek kaynaklar OSB’ler belirliyor. Bursa’da arıtması olmayan sanayi bölgesi yok. Müsilajdan sonra hepimiz yatırıma başladık ileriyi görecek arıtmaya geçiyoruz.

18 OSB’nin 17’sinde arıtma tesisi var. Eksiklik yok, içme suyuna çeviriyoruz suyumuzu. Sanayi için daha çok alan lazım denildiğinde tarıma karşı olduğumuz algısı oluştu. Ben çiftçiyim, çiftçi bir aileden geldim. Doğru bakmak azım olaya. Bursa’da daha çok büyümeye ihtiyacımız var.

Bursa’da daha çok büyümeye ihtiyacımız var. Bütün, OSB’ler dışındaki faaliyet gösteren firmaların yeni OSB’ler oluşturularak orada üretim yaparak sağlanması lazım. Aksi takdirde onlar üretimleri derelere salmaya devam edecekler, bizde bu kirlilikten kurtarılamayacağız. OSB’lerin çok büyük alanlara ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.

Ben Nilüfer’de yaşıyorum. Bursa’da en büyük kaçak sanayi bölgesi  ilçesi. Küçüksanayi’den çıktığımızda KAYAPA’ ya kadar kaçak sanayileşme oluştu. OSB’lerin büyümesine neden karşı çıkarlar anlamıyorum. Bilimsel değil ve doğru da değil. Serbestlik çatılara geldi. Öncü olalım diye NOSAB bölge müdürlüğü olarak, bütün okulumuzu arıtma tesisimizi ve çatıları güneş enerjisi yapmak için çalışmalara başladık. Bizim dışımızda 11 firmanın başvurusu var 1 firmada üretime geçti. Tüm firmalar hemen çatılarını güneş enerjisi yapmak istiyorlar, sebebi ekonomik.”

‘CARİ AÇIĞIMIZIN SEBEBİ ENERJİ İTHALATIMIZ’

“Çevre duyarlılığı dediniz ama işin içinde rant olduğunda çevreye karşı duyarlıklarını ikinci plana atıyorlar. Burada birinci planda çünkü enerji çünkü enerji çok pahalı. Cari açığımızın sebebi enerji ithalatımız.”

‘TÜRKİYE’DE DEVRİM NİTELİĞİNDE DEĞİŞİKLİK’

“Firmalar bireysel olarak sadece çatı kapasiteleri kadar bir yatırım ile uğraşmak onlar için çok verimli olmuyor ve yetmiyor. Biz OSB’ler olarak bu yatırımı dışarıda istediğimiz bir yerde yapalım istiyoruz. Dışarıda yatırım yapma imkanı sunarsa bize kanun Türkiye’deki tüm OSB’lerin gücü yeter, topluca hareket ettiğimizde hem yatırımımız ekonomik olacak hem bireyler tek tek uğraşmamış olacak. Yasal hazırlık var umuyorum çok yakında da gerçekleşecek. Türkiye’de devrim niteliğinde bir değişiklik tüm enerji açığımızı kapatabiliriz.

Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin verilerine göre2021’de İstanbul Kocaeli’den sonra Bursa’mız 3. sıradaydı, Türkiye’nin toplam ihracatının 6,63’üne karşılık geliyor.

NOSAB’ın 1 milyar dolar bölge sanayicilerimizin yıllık ihracatı var.  Bursa’da da 14,9 milyar dolar ihracatımız var. 1 milyar doları NOSAB Bölgesi’ne yapılan ihracat. NOSAB doldu ihracatımızı artıramıyoruz alanımız yok.”