Özel’in açıklamaları:

Önemli bir süreç, zorlu bir süreç. Ona dair söyleyeceklerim var ama unutturulmaması, gündemin bizi meşgul eden yanlarına kapılıp da asla seslendirmeden bırakılmaması gereken hususlar var. Boynumuza borç olan, namusumuza emanet olan işler var. Onlara değindikten sonra günün, bugünün ruhunu ve nerede olduğumuzu, nasıl duracağımızı, nereye yürüyeceğimizi tüm kamuoyuyla birlikte sizlerle birlikte paylaşacağım.

SAĞLIK PERSONELİNE YÖNELİK TEPKİ ÇEKEN SÖZLER

Bugün bu kadar memnuniyetsizlikte biz her şeyi iyi yapıyoruz, gidin gırtlağını sıkın sözü, nasıl suçu başkalarına attığı, sağlık emekçilerinin emeğini ve aslında bedenini de değersiz gördüğünün açık kanıtı olması açısından önemli.

Memlekette geriye düşmeyen, fakirleşmeyen kimse kalmadı. Eskinin orta direği yoksul, eskinin yoksulu ise derin yoksullukta. Mağdurların başında öğrenciler de geliyor. Eylül 2024’te üniversite öğrencisinin aylık yaşam maliyetinin 22 bin 922 lira olduğunu gösteriyor. 3 öğün beslenme ve barınma giderlerinin bir asgari ücreti aştığı bir ülkede yaşıyoruz. Son yıl okulunu donduranların sayısı, pandemide donduranların üzerine çıkmış durumda. Burada bir yoksulluk salgını ile karşı karşıyayız. Konu o kadar hazindir ki 2022’de evladını üniversitede okutacak kudreti kendinde gören 74 bin aile, 2023’te evladının boynunu bükmüş, memleketine geri dönmüştür. İŞKUR üzerinden haftalık çalışacaklara iş bulmak için bir program açılıyor. Mezun olan 100 gençten 20’sinin işsiz olduğu noktada, İŞKUR’un 69 bin kontenjana, 6 günde 250 bin başvuru yapıldı. Öğrencilerin nasıl bir yoksullukla, geçim sıkıntısıyla, barınma sorunuyla karşı karşıya olduğunun en net göstergesi. Bu öğrencilerin neredeyse tamamı da KYK kredisi almak durumunda olan, gelir durumu o noktada olan öğrenciler.

RAMAZAN KOLİSİ HESABI

İstiyor ki yargı tacizlerini konuşalım, bu meseleleri konuşmayalım. Yangın, yoksulluk konuşulmasın. Yenidoğan çetesi konuşulmasın. Milletvekillerinin doktorları hedef göstermesi konuşulmasın. Ramazan geliyor sayın Erdoğan. Açlar, tokların kendinin halinden anlamadığını gayet iyi biliyorlar. 20 yıl önceye gitmeyeceğiz. Sadece geçen sene. Bir ramazan kolisi, 8 temel ürün, ramazanda karnı doyuracak, orucu tutturacak, sahurda ve iftarda lazım olan 8 temel ürün. Ayçiçek yağı, bulgur, makarna, yoğurt, kıyma, un, pirinç ve çay. Geçen sene 950 liraydı, bu sene aynı markalar ve aynı satılan yerde 1610 lira. Artış yüzde 70. Oruca niyetlenen herkesin bu hesabı gözüne, vicdanına emanet ediyorum. Gidince baksınlar. Asgari ücretliye verilen yüzde 30 zam reva mı? Emekliye verdiği zam yüzde 40. 12 bin 500 liraya yüzde 15 daha koyup geçinin diyorlar.

“ASGARİ ÜCRET İLK KEZ 1 TAM ALTIN ALAMAZ DURUMDA”

Biz Tayyip Erdoğan’la sürekli birbirimizi takip ediyoruz. Ben takip ediyorum, o sıcak salonlarda atadıklarına kendini alkışlatıyor. O da beni takip ediyor. Sayın Özel, memleket memleket gezip kuyumcularda altın hesabı yapıyor diyor. Ben Manisa hariç 54 memlekete 213 ziyaret yapmışım 1 yılda. Tayyip Bey, deprem bölgesinde bile 1 ile gitmiş. Oysa ben onu konteynerlere çağırdım. Sonuna kadar altın hesabı yapacağım. Asgari ücret ilk 1951’de belirlenmiş. Bugüne kadar 74 sene geçmiş. Asgari ücret ilk kez bu sene 1 tam altın alamaz duruma gelmiş. Bugün cumhuriyet altını, kuyumculara sorulduğunda 23 bin 470 lira. Asgari ücret bunun altında. Ayşe teyzemle Mehmet amcama şikayet ediyorum. Tayyip Bey kızıyor diye altın hesabını bırak dedi diye bu hesapta bırakıyorum altın hesabını.

“BUGÜN EMEKLİ İKRAMİYESİ 4500 LİRA OLSA, 6 KİLO DANA KIYMA ALINIYOR”

Her emekliye 1 maaş tutarında ikramiye olmaz dediler, 7 Haziran’da meclis çoğunluğunu kaybettiler. Ardından 1 Kasım’da biz de vereceğiz dediler, 3 sene bu sözlerini unuttular. 2018 seçimlerine girerken 1000 lira yaptılar. Biz o zamana 1 asgari ücret olsun diye itiraz ediyorduk. O 1000 lira, 7 yılın sonunda hala 3000 lira. Şimdi yüzde 50 zam yapsa olacak 4500 lira. En fazla da yapacağı 4500 lira. 2018’de bizim zorumuzla verdiği 1000 lira 24 kilo kıyma alıyordu. Bugün 4500 lira yapsa, 6 kilo dana kıyma alıyor. O yüzden emeklilerin ikramiye beklentisi tartışmasını buradan okumakta fayda var. Bu fakirliğin, yoksulluğun temel nedeni ne? Dünyadaki bütün ekonomistler doğruyu şöyle söyler; ülkenin tuttuğu yol doğru değil.