Ruanda hükümeti son güncellemesinde 36 doğrulanmış vaka olduğunu ve 25 kişinin izolasyon altında olduğunu açıkladı.

Salgın ilk olarak 27 Eylül’de ilan edilmişti. Yetkililer o tarihte yaptıkları açıklamada, ilk vakaların sağlık tesislerindeki hastalar arasında görüldüğünü ve “enfeksiyonun kaynağını belirlemek üzere” bir soruşturma yürütüldüğünü belirtmişti.

Günler sonra kaynağın belirsizliğini koruması bulaşıcılık endişelerini iyice arttırdı. Marburg gibi viral hemorajik ateşli hastalıkların yayılmasını durdurmak için hastaları ve temaslılarını izole etmek kilit öneme sahip.

Yerel sağlık yetkililerine göre, Marburg olduğu teyit edilen kişilerle temaslı en az 300 kişi tespit edildi.

Ruandalılara hastalığın yayılmasını engellemeye yardımcı olmak için fiziksel temastan kaçınmaları çağrısında bulunuldu. Etkilenen kişilerin çoğunun, ülkedeki 30 bölgeden altısında görev yapan sağlık çalışanları olduğu belirtildi.

Ruanda’dan gelen 2 yolcu Almanya’da izole edildi

Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi’ne (ECDC) göre, bu hafta Almanya’nın Hamburg kentinde izole edilen Ruandalı iki yolcunun testleri negatif çıktı.

ECDC, bulaşma için “semptomatik bir vakanın vücut sıvılarıyla” temas gerektiğinden, Ruanda’ya seyahat eden veya Ruanda’da yaşayan AB vatandaşlarında enfeksiyonun “şu anda düşük kabul edildiğini” bildirdi.

ECDC, Doğu Afrika ülkesine seyahat edenlerin ateş, kusma, ishal veya kanama gibi Marburg semptomları gösteren kişilerle veya enfekte bir kişinin vücut sıvılarıyla kirlenmiş malzemelerle temastan kaçınmalarını tavsiye etti.

Ayrıca, yolcuların Marburg virüsünden etkilenen bölgelerdeki sağlık tesislerini ziyaret etmekten kaçınmaları ve yarasaların bulunduğu habitatlardan veya vahşi hayvanlarla yakın temastan kaçınmaları tavsiye ediliyor.

 

Marburg virüsü nedir?

Ebola gibi Marburg virüsünün de meyve yarasalarından kaynaklandığı ve enfekte bireylerin vücut sıvılarıyla veya çarşaf gibi bulaşıcı yüzeylerle yakın temas yoluyla yayıldığı düşünülüyor.

 

Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ-WHO) göre, ortalama ölüm oranı yaklaşık yüzde 50 olurken, tedavi edilmediği takdirde hastalık, yakalanan kişilerin yüzde 88’i için ölümcül olabiliyor.

Belirtiler arasında ateş, kas ağrıları, ishal ve kusma yer alırken, bazı vakalarda aşırı kan kaybı nedeniyle ölüm meydana gelebiliyor.