İstanbul’da doğdu. İlkokula ikinci sınıftan başladı. İstanbul Erkek Lisesi´ni bitirdi. Konservatuar için Ankara’ya gitti. 1949 yılında girdiği Ankara Devlet Konservatuarı Tiyatro Yüksek Bölümünü 1954 yılında birincilikle bitirdi. Aynı yıl Devlet Tiyatroları’nda sanatçı olarak göreve başlayan Sergen 1996 yılında emekli oldu. Gençliğinde marangozluktan, çiçekçilik, kebapçılık, bar işletmeciliği, hat sanatı, kumarhane işletmeciliği, boyacılığa kadar çeşitli işler yaptı.

Tiyatroculuk hayatı 11 yaşındayken Sarıyer Halk Tiyatrosu çocuk bölümünde başladı. Devlet tiyatrosunda oyunculuk, yönetmenlik, yöneticilik ve öğretmenlik yaptı. Semih Sergen, 1976 yılında bölge tiyatroları yasa tasarısı üzerinde çalışmış, hazırladığı yasa tasarısını TBMM´ye sunmuştur. 1976 yılında Genel Müdür yardımcılığı yaptı.

Ankara Devlet Konservatuarı, Gazi Üniversitesi, Anadolu Üniversitesi Televizyon Bölümü, Dokuz Eylül Üniversitesi Tiyatro Bölümü, İlahiyat Fakültesi, Selçuk Üniversitesi´nde sahne, drama ve diksiyon dersleri verdi.

Konya Devlet Konservatuvarı ve Ankara Ticaret ve Turizm Yüksekokulu’nda öğretmenlik yaptı.

Semih Sergen, 1958 yılında Duvaklı Göl adlı filmle Yeşilçam’la tanıştı. Yüzün üzerinde sinema filminde başrol oynadı, 40’ın üzerinde de çeşitli tiyatro oyununda rol aldı.

Sanatçının yazdığı ve yönettiği oyunlardan bazıları şunlardır: Yazdığı oyunlar: Çınar ile Ihlamur, Erkek ve Kadın, Bir Hilal Uğruna, Saz Kafeste Mor Kuşlar, Bahar Gecikti, Yunus Dürür Benim Adım.

Yönettiği oyunlar: Şehirli Kız, Karakolda, Yunus Emre, Bizim Şehir, Bütün Oğullarım, Çil Horoz, Kurban, Şeytan Çelmesi, Fazilet Eczanesi, Sersem Kocanın Kurnaz Karısı, Yağmur Sıkıntısı, Farklı, Ellerimin Arasındaki Hayat, Cam Biblolar, Fehim Paşa Konağı, Kardeş Kanı, Son Kuşlar, III. Selim sayılabilir.

Türkiye’de ilk 45’lik şiir plağını hazırladı. Şiir plakları ve tasavvuf üzerine şiir kasetleri, Mevlana, Yunus Emre ve çağdaş Türk şiirlerinden örnekler veren CD´leri mevcuttur.

Türkiye’de çevrilen ilk fotoromanda Işık Yenersu ile başrolü paylaştı. Başta Milli Kültür dergisi olmak üzere, pek çok gazete ve dergiye yazılar yazdı. Özellikle Türk Dili dergisinde şiir ve hikâyeleri yayımlandı.

Semih Sergen, Devlet Tiyatrosu sanatçısı Ümit Sergen ile evlidir. Beş çocuğu vardır. Sanatçı Burak Sergen ile Sanatçı Toprak Sergen’in ve Yaprak, Yağmur ve Emine’nin babasıdır.

Aşık tarzı şiirlerinde Kul Sergen mahlasını kullandı. Çeşitli dergilerde yer alan şiirlerini ara ara kitaplarda topladı. Tarih ve cumhuriyet şuuruyla ve destan biçimine uygun söylemle kaleme aldığı şiirlerini Ölüm Kalım Savaşı adlı şiir kitabında toplar. Diğer şiirlerinde manevi bilinç ve hümanisttik unsurlar dikkati çekmektedir. Cumhuriyetinin 70. Yılına ithaf eder. Şiirlerindeki duygu yoğunluğunu anlamı saran arı ve sade bir Türkçe ile kurar. Yaşayan Türkçeyi gördüğümüz şiirlerinde tezat ve mecazları çokça ve ustaca kullanır.

Tiyatro ve aktörlük ile uzun bir dönem iç içe olan yazar oyunlar da kaleme almıştır. Eserlerinde Türk tasavvufunun iki önemli ismi olan Mevlana ve Yunus Emre’yi, ayrıca yakın dönem Türk tarihini konu edinmiştir.