Acıbadem Eskişehir Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Murat Sezer, sigara ve diğer tütün ürünlerinin, içlerinde binlerce zehirli kimyasal içeren, başta akciğerler, kalp ve beyin olmak üzere insan vücudunun her yerine zarar verdiğini buna rağmen beyinde mutluluk ve öfori hormonları oluşturduğu için bu zararın görmezden gelindiğini söyledi. Sigaranın kullanan kişinin etrafında bulunanlara da çok zarar verdiğini vurgulayan Doç. Dr. Sezer, birçok içicinin ‘ama onların yanında içmiyorum’ şeklinde kendini savunmaya kalkmasına rağmen akciğerlerine depoladıkları binlerce zararlı kimyasalın onlar öksürürken, hapşırırken, konuşurken havaya salındığını ve bu havayı soluyanları da zehirleyeceğini ifade etti. Sigaranın içindeki zararlı kimyasallardan nikotinin fiziksel bağımlılık oluşturduğunu belirten Doç. Dr. Sezer, 9 Şubat Sigarayı Bırakma Günü vesilesiyle sigara bırakma sürecinin zor olsa da imkânsız olmadığını belirtti.
Evde, iş ve arkadaş ortamında sigara içilmesinin hem kişinin sigara içme isteğini artıracağını hem de bırakmasını zorlaştıracağını buna da “sosyal bağımlılık” denildiğini dile getiren Doç. Dr. Sezer, bunu aşmak için alınabilecek önlemleri, “Aile ve arkadaşlarına sigarayı bırakmaya çalıştığını ve bunu neden yapmanız gerektiğini anlatın. Onlardan sürecin nasıl gittiğini kontrol etmelerini isteyin. Birlikte sigarasız etkinlikler yapın (sinemaya, güzel bir restorana gitmek gibi). Sigara içen yakınlarından sizinle birlikte bırakmalarını, sizin yanınızda içmemelerini isteyin. Sigara istediğinizde asla sigara vermemelerini tembihleyin. Sigarayı bırakma sürecinde ruh halinizin kötü olabileceği ve sinirli olabileceğiniz konusunda yakınlarınızı uyarın ve sabırlı olmalarını sağlayın” diyerek sıraladı.
Sigaranın aynı zamanda davranışsal bağımlılık oluşturduğuna dikkat çeken ve sigara paketi, çakmak ve küllüklerin göz önünden ve ulaşılabilir yerlerden kaldırılması, kafeinli içecek ve sigarayı hatırlatacak diğer alışkanlıklardan uzak durulması, sigara içmeyen kişilerle zaman geçirilmesi, sigara içmenin yasak olduğu yerlere gidilmesini eden Doç. Dr. Sezer, “Kimisi için dudak tiryakiliği, kimisi için el alışkanlığı, kimisi için çayın, kahvenin yanında vazgeçilmez bir yandaş, kimisi için yemekten sonra illa ki olması gerek bir ritüeldir. Televizyon seyrederken, bilgisayar kullanırken farkında olmadan tüketilir. Sigara bırakma sürecinde bu davranışsal bağımlılığa karşı da mücadele edilmeli, sigaranın yerine başka zararsız bir davranış yerleştirilmelidir” ifadelerini kullandı
Sigarayı bırakmak isteyen kişiye o anda zihni meşgul etmek için farklı rutinler öneren Doç. Dr. Sezer, “Canın sigara içmek istediğinde bu istek geçene kadar eline sigara yerine kalem alıp yazı, şiir, karalama yapabilir, boya fırçası alıp resim yapabilir, tamir aleti alıp bir şeyleri tamir edebilir, mutfağa gidip yemek ya da salata hazırlayabilir, dışarı çıkıp bir süre koşu yapabilir ya da banyoya girip duş alabilirsin. Bol su içmek ve solunum egzersizleri yapmak da yardımcı olacaktır” diye konuştu.
Hayatın getirdiği stres ve kaygıların sigara içmek için bahane edildiğine değinen Doç. Dr. Sezer, sigara içince salgılanan hormonların keyif vererek hayatın streslerini örtse de çözmediğini söyledi. Bu psikolojik bağımlılık ile mücadele etmek için profesyonel destek alınabileceğinden bahseden Doç. Dr. Sezer, fiziksel bağımlılık yapan nikotine karşı bir uzman gözetiminde ilaç tedavisi uygulanabileceğini, nikotin sakızları, nikotin bantları ile bupropion ve vareniklin içeren ilaçlar kullanılabileceğini dile getirerek şunları söyledi:
“Bu ilaçlar sigaradan nefret ettirerek sigarayı hemen bırakmanızı sağlayacak sihirli değnekler değildir. Bu ilaçlar, sigarayı bıraktıktan sonra oluşabilecek ‘Yoksunluk Sendromu’ adı verilen bazı bulguları yatıştırarak ya da hafifleterek kişinin tekrar sigara içmeye geri dönmesini önlemek için kullanılır. İlaçların etkileri ve sürecin kontrol edilebilmesi için uzman gözetimi gerekir.”
Biyorezonans, akupunktur gibi tamamlayıcı tıp yöntemlerinin de sigara bırakmaya katkı sağlayabileceğini belirten Doç. Dr. Sezer, bu yöntemlerin herkesi farklı etkileyebileceğini anlattı.
YORUMLAR