Şehit madencilerin yakınları ve avukatlar, mahkeme salonuna dönüştürülen Bülent Ciğeroğlu Kültür Merkezine, kimlik kontrolü ile alındı.
Bozma kararı sonrasında görülen ikinci duruşmaya sanıklar Can Gürkan, SEGBİS aracılığıyla katıldı.
Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde 24 Mayıs’taki duruşmada madenci yakınlarının avukatlarının “reddi hakim” talebi kabul edilmemişti. Bir üst mahkeme olan Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne taşınan aynı talep buradan da reddedildi.
Madenci yakınlarının avukatları, tutuklu avukat Selçuk Kozağaçlı’nın SEGBİS yoluyla duruşmada mağdurlar adına savunma yapmasını talep etti. Mahkemeye heyeti talebi kabul etmedi.
Daha sonra mağdur avukatları da mahkeme heyetinden sanıklar hakkında “bilinçli taksirle ölüme neden olma” suçu yerine “olası kasttan ölüme neden olma” suçuyla karar vermesini beklediklerini dile getirdi.
Söz alan madenci yakınları mahkeme heyetinden adil bir karar vermesini temenni ettiklerini ifade etti.
Tutuksuz sanık Can Gürkan ailelerin acısını anladığını belirterek, “Ben hayatta kimseye kötülük yapmadım. Hakkımda tutuklama kararı çıktığını öğrendikten sonra Soma’ya gelerek teslim oldum. 2 yıl boyunca olmayan bir yangını bildiğim iddiasıyla ortada delil olmamasına rağmen tutuklu kaldım. Sonrasında yangın olmadığı ortaya çıktı.” dedi.
Sahibi olduğu maden ocağından gelen yatırım taleplerini geri çevirmediğini vurgulayan Gürkan, şunları kaydetti:
“Teknolojik yatırımlar yapmamakla suçlandım. Teknik konulardan çok anlamadığım için hiçbir karara da onay vermedim, kararı çalışanımız uzman personele bıraktım. 2010 yılında askerden döndükten sonra madende normalde standardın altında olsa metan olduğunu söylediler. Korktum ve hemen işletmeye geldim. Oradaki mühendisler çalışılabileceğini söylemelerine rağmen kapatmalarını söyledim. 20-30 yıllık mühendisler bana sorunun olmadığını söylediler.
En başından beri yalan konuşmadığım için rahatım. Havalandırma talep edildiğinde 1 milyon 800 bin avro değerinde makine aldık. Hatta bir gün neden gaz maskesi yerine oksijen maskesi kullanmadığımı sormuştum. Bana gaz maskesinin daha uzun süre kullanıldığını söylediler. Buna rağmen oksijen maskesi de aldım.”
Mahkeme başkanı, diğer sanık avukatlarının taleplerini dinledikten sonra, davayla ilgili kararı mahkeme heyetiyle oylamak üzere duruşmayı 16 Haziran’a erteledi.
DURUŞMA SONRASI AÇIKLAMA
Duruşmanın ardından mahkeme salonu önünde gazetecilere açıklama yapan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, mahkemenin “Olası kasıttan” ceza vermediği takdirde TBMM’de TCK’nin 21. maddesinin 2. fıkrasının değiştirilmesi için kanun teklifi vereceklerini söyledi.
Karar için 16 Haziran’ı bekleyeceklerini aktaran Özel, “Herkesi yine duruşmayı takip etmeye ve Soma için adalet beklentimizi yükseltmeye davet ediyoruz. Hakim nasıl karar verecek. Aileler, anneler, eşler herkes olası kastı bekliyor. Tabii yasa ile yargı arasında kuvvetler ayrılığı var. Ben mahkemenin nasıl bir karar vereceğini telkin edemem.” dedi.
OLAY VE SÜREÇ
Soma’da 13 Mayıs 2014’te, 301 maden işçisinin ölümü, 162’sinin yaralanmasıyla sonuçlanan facianın ardından Soma Kömür İşletmeleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Genel Müdürü Ramazan Doğru, İşletme Müdürü Akın Çelik, Teknik Müdür İsmail Adalı ve Emniyet Teknikeri Mehmet Ali Günay Çelik tutuklanmıştı.
Açılan davada, tutuklu 5 sanık ile tutuksuz yargılanan vardiya amirlerinin “olası kasıtla öldürme” suçundan 301 kez 20 yıldan 25 yıla, “neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama” suçundan da 162 kez, 2 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istenmişti.
Tutuksuz sanıklar hakkında ise “taksirle birden fazla kişinin ölümüyle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma” suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istenirken, bunlardan 25’i hakkında da bu suçları “bilinçli taksirle” işledikleri iddiasıyla aynı aralıktaki cezanın üçte birden yarısına kadar artırılarak uygulanması talep edilmişti.
Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığının, şirketlerin sahibi Alp Gürkan ile yöneticileri hakkında “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma” suçlarından açtığı dava da 2017 Ocak’ta ana davayla birleştirilmişti.
Davanın 11 Temmuz 2018’deki karar duruşmasında, 5 tutuklu sanığın 15 yıl ile 22 yıl 6 ay arasında değişen hapisle cezalandırılmasına, 9 sanığın adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına, 37 sanığın ise beraatine karar verilmişti.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesi, davada yerel mahkemenin 5 tutuklu sanığa verdiği 15 ila 22 yıl 6 ay arasında değişen hapis cezalarını yerinde bulmuştu. Daire, şirketin yönetim kurulu başkanı Can Gürkan’ın ise yurt dışı yasağı konularak tahliye edilmesine karar vermişti.
4 SANIK YENİDEN YARGILANIYOR
Yargıtay 12. Ceza Dairesi, 20 Ocak’ta yerel mahkemenin kararıyla ilgili yaptığı temyiz incelemesinde Can Gürkan, Adem Ormanoğlu ve Efkan Kurt’un “bilinçli taksir derecesinde kusurları bulundukları” gerekçesiyle haklarında verilen kararları bozmuştu. Haluk Evinç’in yargılanmasındaki eksiklerin giderilmesi gerektiğini de belirleyerek yeniden yargılanmasına hükmetmişti.
Şirketin yönetim kurulu başkanının da aralarında bulunduğu 4 sanık, Yargıtay’ın bozma kararının ardından 13 Nisan’da Akhisar Ağır Ceza Mahkemesinde yeniden yargılanmaya başlanmıştı.
YORUMLAR