Görevine 9 Eylül’de başlayacak olan Niccol, başka bir yere taşınmak yerine Newport Beach, California’daki evinden Starbucks’ın Seattle’daki genel merkezine seyahat edecek.

Seattle ve Newport Beach arasındaki uçuşlar genellikle 2,5 ila 3 saat arasında sürüyor ve Berlin ve Roma arasındaki mesafeden daha fazla.

Starbucks’ın Niccol’e gönderdiği teklif mektubunda, “Şirkette çalıştığınız süre boyunca, şirket merkezine taşınmanız gerekmeyecektir,” yazıldığı belirtildi.

Mektupta, “Görev ve sorumluluklarınızı yerine getirmek için gerekli olduğu ölçüde ikamet ettiğiniz yerden şirket merkezine gidip gelmeyi (ve diğer iş seyahatlerine katılmayı) kabul ediyorsunuz,” ifadeleri yer aldı.

CNBC’ye konuşan bir Starbucks sözcüsü, Niccol’un firmanın hibrit çalışma politikasına uymak için haftada en az üç gün Seattle ofisinden çalışmasının bekleneceğini açıkladı.

Sözcü, “Brian’ın ana ofisi ve zamanının büyük bir kısmı Seattle Destek Merkezimizde ya da mağazalarımızdaki, tesislerimizdeki ve dünyanın dört bir yanındaki ofislerimizdeki ortaklarımızı ve müşterilerimizi ziyaret ederek geçecek,” dedi.

“Programı, tüm ortaklarımız için geçerli olan hibrit çalışma kurallarını ve iş yeri beklentilerini aşacak,” diyerek ekledi.

Kahve zinciri ayrıca Niccol’un kullanması için Newport Beach’te bir uzak ofis açacağını da belirtti.

İki yüzlülük suçlamaları

İş koşullarına ilişkin haberlerin ortaya çıkmasıyla birlikte, bazı sosyal medya kullanıcıları Starbucks’ın yeni CEO’sunun önerdiği “süper işe gidip gelme” uygulamasına duydukları öfkeyi dile getirdi.

X’te bir kullanıcı “Hey @Starbucks şimdi sürdürülebilirlik, karbon ayak izini azaltma ya da CSR [kurumsal sosyal sorumluluk] hakkında vaaz verme,” dedi.

Başka bir kullanıcı ise olayı “kurumsal iki yüzlülüğün zirvesi” olarak nitelendirdi ve şirketin karbon ayak izini azaltmak adına plastik

pipetlerden kağıt pipetlere geçiş yapmasıyla CEO’sunun işe özel jetle gidip gelmesi arasındaki çelişkiyi eleştirdi.

Resmi web sitesinde Starbucks, “kaynakları olumlu kullanan bir şirket olmak için cesur bir istek duyduğunu” iddia ederek çevresel hedeflerini ortaya koyuyor.

Conservation International CEO’su Dr. M. Sanjayan, Starbucks’a atıfta bulunarak “Kurumsal iklim liderliği için güçlü bir model olan Starbucks, çiftçiden müşteriye sürdürülebilirliğe öncelik veren net ve iddialı hedefler geliştirdi,” dedi.

“Daha da önemlisi, bu taahhütlerini karbon ayak izlerini azaltmaya ve doğaya yatırım yapmaya yönelik acil eylemlerle destekliyorlar,” diyerek ekledi.

Şimdi pek çok kişi Starbucks’ın iklim dostu politikalarının son haberlerle bozulduğunu iddia ediyor.

Niccol’ün yıllık maaşı 1,6 milyon dolar olacak, ancak performansa bağlı olarak 7,2 milyon dolara kadar ikramiye ve yılda 23 milyon dolara kadar Starbucks hissesi almaya da hak kazanacak.

Daha önce Meksikalı fast food zinciri Chipotle’ın patronu olan yeni CEO, eski patron Laxman Narasimhan’ın yerine geçecek.