Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e, karma eğitime karşı olduğuna ilişkin iddialar soruldu.

A Haber yayınında konuşan Milli Eğitim Bakanı Tekin, iddiaların nedeninin 2013 yılında Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı’yken verdiği bir röportaj olduğunu belirtti, açıklamalarının bağlamından koparıldığını savundu.

‘VELİYİ İKNA EDEBİLMEK İÇİN GEREKİRSE KIZ OKULLARI DA AÇABİLMELİYİZ’

Tekin’in ”Kız çocuklarını okula göndermeyen velilerin argümanlarından bir tanesi de ‘Ben çocuğumu erkeklerle aynı okula göndermek istemiyorum.’ O zaman veliyi ikna etmek için biz gerekirse kız okulları da açabilmeliyiz.” sözleri yeni bir tartışmayı alevlendirdi.

Bakan Tekin şöyle konuştu:

”Karma eğitime karşı olduğum söyleniyor, tam tersine özgürlükçüyüm. Zaten Milli Eğitim Temel Kanunu da karma eğitim esastır diyor. Kız çocuklarıyla igili böyle bir şey yapılabilir demiştim, oradan hareketle tartışma bambaşka yerlere doğru gitti.”

BAKAN TEKİN’İN AÇIKLAMALARINA TİP’Lİ ÖĞRENCİLERDEN TEPKİ

Milli Eğitim Bakanı Tekin’in açıklamalarına Türkiye İşçi Partili öğrencilerden tepki geldi.

Nilüfer Kaymakamlığı önünde bir araya gelen TİP’li öğrenciler Tekin’e şu sözlerle tepki gösterdi:

‘KIZ ÇOCUĞUNU OKULA GÖNDERMEYEN AİLELER İÇİN YAPILACAK TEK ŞEY GÜVENLİK GÜÇLERİNİ HABERDAR ETMEK’

“Ana hedef kız çocuklarının okullaşmasını artırmakmış. Okula kızlarını göndermeyen ailelerin ilk bahanesi okulda erkeklerin olmasıymış ve bu hedef için gerekirse kız okulları açılabilirmiş. Kız çocuğunu okula göndermeyen aileler için eğitim bakanının yapılabileceği tek şey güvenlik güçlerini haberdar etmek ve bu çocukları devlet güvencesi altına almaktır.

Yoksul kız çocukları da en az zengin çocukları kadar bilimsel, laik ve çağdaş bir eğitim görme hakkına sahiptir.

‘KIZ ÇOCUKLARININ BAĞIMSIZ KADINLAR OLARAK YETİŞMESİNİN İLK BASAMAĞI OKULLARDIR’

Kız çocuklarının özgür ve bağımsız kadınlar olarak yetişmesi, geleceklerinin güvence altına alınması ve toplumsal yaşamın canlı bir parçası olmalarının ilk basamağı şüphesiz okullardır.

Türkiye İşçi Parti’li öğrenciler laikliğin ve özgürce bir yaşamın kırmızı çizgisidir, kimse bu çizginin ötesine geçemez!”