Bursa’nın İnegöl ilçesinde ikamet eden fabrikatör Fevzi Baydur bundan 5 yıl önce 10-12 dönüm araziye süper meyve olarak bilinen Aronya bitkisini ekti. Geçen yıl yaklaşık 5 ton meyve elde eden Fevzi Baydur isimli üretici bu yıl aynı araziden 10 ton ürün almayı hedefliyor.
Aronyanın sağlık açısından oldukça faydalı, antioksidan açısından zengin, kansere karşı olumlu etkiler sağladığı belirten üreticiler ancak pazar bulmakta zorlandıklarını ifade etti.
Kimyasal gübre ve ilaç kullanmadan ürünü organik olarak yetiştirdiklerini belirten Fevzi Baydur, “Meyve çok değerli olsa da hasadında sıkıntı yaşıyoruz. Kendi çabamızla satmaya çalışıyoruz. Bu fidanları 5 yıl önce Bursa Büyükşehir Belediyesi Tarım A.Ş. dağıtmıştı İnşallah bir pazar bulunur ve köylü rahatlar” dedi. Baydur meyvenin tansiyon, şeker gibi rahatsızlıklara iyi geldiğini belirtip “5 sene önce ektik bu bitkiyi 3 sene sonra meyve vermeye başlıyor. Geçen sene 10 dönüm yerden 4 bin 900 kilo aronya topladık. Bu sene 10 ton aronya toplamayı umut ediyoruz” diye konuştu.
2022 yılında 10 dönüm arazide 2 bin fidanla aronya üretimine başladıklarını kaydeden Sulhiye Mahallesinden Selamettin Demirtaş ise “Şu an hasat zamanı. Topladığımız ürünlerin kimisi buzhanede kimisi satılma aşamasında. Biraz pazar sıkıntımız olduğu için ürünün bir kısmı da dalında bekliyor” dedi.
Aronyanın Kuzey Amerika menşeili bir meyve olduğuna dikkat çeken Demirtaş, “Türkiye’ye 2012 yılında Yalova Atatürk Araştırma ve Kültür Merkezi tarafından getirilmiş. Orada geliştirilerek iki cinsi tescil edildi ve Yalova Araştırma Merkezi tarafından dağıtıldı. Daha sonra Tarım AŞ vasıtasıyla fidanlar dağıtıldı. Aronya meyvesi dünyada bilinen 250 meyvenin arasında antioksidan değeri en yüksek olan meyve. Türkiye’deki uzmanlar ve doktorlar bunu her zaman dile getiriyorlar. Ancak ürün çok tanınmadığı için faydaları da ülkemizde pek bilinmiyor. Başta diyabet ve kalp hastaları olmak üzere kanser hikayesi olanlar hastalığın ilerlememesi için kullanıyorlar. İlaç sanayisi bu meyveyi kullanıyor. Günlük iki avuç kadar tüketilmesi gerekiyor. Düzenli tüketildiğinde insana zindelik ve enerji katıyor. Hücre yenilenmesine yardımcı olduğu için sporcular sık kullanıyor. Yağ ve şeker oranı çok düşük c vitamini, kalsiyum ve çinko oranı yüksek olduğu için tercih ediliyor. Sağlıklı insanların daha sıklıkla kullanması gerekiyor. Ancak ürün ülkemizde çok fazla tanınmıyor” dedi.
Aronya meyvesinin daha katma değerli hale gelebilmesi için ürünün daha çok konsantre yada kurutulmuş halde işlenip paketlenerek satılması gerektiğine dikkat çeken Selamettin Demirtaş, “Bu konuda da bizim tesisimiz yok. Şu anda ürünlerimizi topluyoruz fakat pazarlama konusunda sıkıntılarımız var. “Pazarlayamadık” diye de bu üründen vazgeçecek değiliz. Mücadelemizi vereceğiz ama bu mücadeleyi verirken de devlet büyüklerimizin desteklerini bekliyoruz. İnegöl’de Uludağ’ın eteklerinde 1000 dekar alanda bu ürün ekili Avrupa bu ürünü konsantre haline getirdikten sonra kimya sanayisine, ilaç sanayisine ve meyve suyu üreten fabrikalara direkt olarak pazarlayabiliyor. Ama bizim bölgemizde böyle bir tesis olmadığı için biz şuan için böyle bir olayı başarmış değiliz” dedi.
Tahtaköprü Mahalle Muhtarı Mustafa Ok ise hasat dönemi ile ilgili başta Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey olmak üzere Ziraat Odası Başkanı ve Bakanlık yetkilileri ile gerekli görüşmeleri yaptıklarını pazar problemini çözmeye çalıştıklarını ifade etti. Ok, “Aronya değerli bir ürün, 5 sene önce ektiğimiz alanların meyvelerini toplamaya başladık. köylerin büyük bir kısmında Aronya yetişiyor. Tesis konusunda devletimiz bize destek olursa ürünü daha katma değerli bir şekilde ekonomiye kazandıracağız” diye konuştu.
Öte yandan İlçe Ziraat Odası yetkililerinin görüştüğü Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de üreticiyi mağdur etmeyeceklerini, gerekirse Tarım Aş vasıtasıyla tüm aronyayı alacaklarını ve katma değerli üretim için bölgeye tesis yatırımı yapabileceklerini dile getirdi.
YORUMLAR