Haber: SİMLANUR İNCE
Kamera: MESUT ERDOĞAN
31 Mart yerel seçimlerine az bir süre kala, Yeniden Refah Partisi Belediye Başkan adayı Sedat Yalçın, her hafta projelerini anlattığı basın toplantılarını sürdürüyor. Yalçın, bu hafta 5. basın toplantısını gerçekleştirdi.
YRP Bursa Büyükşehir Belediye Başkan adayı Sedat Yalçın, Bursa adına bu toplantıları yaptıkları için mutlu olduğunu ifade ederek, “Bursa kazanacak” dedi.
Bugünkü konu başlığının ‘kırsal kalkınma’ olduğunu belirten Yalçın, “Bursa’nın ihmal ettiği konu başlıklarından biri kırsal kalkınma. Tarım ve hayvancılık Bursa’nın kanayan yarası. İşletmelerimiz zararla sonuçlanan faaliyetin içinde. Tarım kanunumuzda olan orana hiçbir zaman ulaşmadık. Büyük bir mücadele içerisindeler. Döviz kurunun yükselmesi nedeniyle ithalata dayalı girdiler tarım ve hayvancılığı ciddi anlamda zorluyor. Tarım politikalarımız başka ülkenin çiftçilerini finanse etme yoluna çıkıyor. Bizim ithalat yapma zorunluluğumuzu ortaya çıkarıyor. Yabancı üreticiler ciddi destek alıyor. ‘Siz üretmeyin, biz size satalım’ diyorlar. Bizim üreticilerimizin maliyetlerini daha düşük olacak şekilde yönetmemiz gerekiyor. Bunun sonucunda kırsaldan şehirlere büyük bir göç yaşanıyor. Hava kirliliği, çevre kirliliği beraberinde geliyor” diyerek Bursa’da ve Türkiye’de tarımda ve hayvancılıkta olan eksiklerine değindi.
“TURİZME YÖNELİK ÖZEL EKO KÖYLER PLANLAMAMIZ GEREKLİ”
“Büyükşehirlerde kırsal nüfus Bursa için yüzde 8’lerde, kent nüfusumuz yüzde 92’lerde” diyen Yalçın, “Nüfus dengemizi tekrar kırsala doğru nasıl yönlendirebiliriz bunun politikası kurgulanmalı. Kırsal altyapı başlığı çok önemli. Kırsalda internet olmadığında hiçbir genci tutamazsınız. Kırsal da turizm de daha bilinçli yapılmalı. Birçok ilçemizin orijinal köyleri var. Bunlara yönelik özel eko köyler planlamamız lazım. Tarihi Otantik Köyler başlığı altında turizme açmamız gerekli. Kooperatif kültürümüz de başarılı yönetilmiyor. Denetimsizlikten, sahipsizlikten ve lidersizlikten yapılmıyor. Biz bu örgütlenme işini çok önemsiyoruz” diyerek kooperatifleşme konusunda Hollanda örneğini verdi.
“DAĞ İLÇELERİMİZDE BÜYÜK KAPASİTELİ ORGANİK TARIM ÜRETECEK YAPI KURACAĞIZ”
Kırsal kültürün de korunması gerektiğine vurgu yapan Yalçın, coğrafi işaretlere yönelik ürünlerin de artırılması gerektiğini belirtti. İhracata dönük organik tarımın yetersiz olduğunun altını çizen Yalçın, “Dağ ilçelerimiz, körfez ilçelerimiz bu konuda eksik. Büyük kapasiteli organik tarım üretecek yapı kuracağız. Oluşturacağımız turizm odaklı, o bölgenin yöresine uygun mahalleler kuracağız. 4 dağ ilçemizde vatandaşlarımız organik tarıma yönelik çalışacak ve biz de bunu takip edeceğiz. Bütün tesisler merkezi bir yerde oluşturulacak ve ciddi bir ihracat geliri oluşturacak sistem kurmak istiyoruz. Bursa organik tarım ihracatında marka değer olmasını arzuluyoruz” dedi.
“BÜYÜK BİR İHRACAT POTANSİYELİNİ DEVREYE ALACAĞIZ”
Tarımsal ürün pazarlamasına aracı sorununa çözüm konusuna değinen Yalçın, “Tarımın en büyük para kazanamama sebebi aracıdır. Prensip olarak devletin ekonomiye girmesinin doğru olmadığına inanıyorum. Devletin görevi düzenleyici olarak o piyasaya girmesi ve haksız kazanç sağlamasını önlemesidir. Bursa Büyükşehir Belediyesi A.Ş. devreye girer ve köylünün 12 liraya sattığı şeyi 20 liraya satmasını sağlar. Büyük bir ihracat potansiyelini devreye alacağız. Tüccarlara rakibiz. Hem çiftçimizi mutlu edip hem de belediyeye ciddi anlamda döviz cinsinden ihracat elde edeceğiz. Dövizde bir birimlik artış olduğunda Büyükşehir bilançosu bir anda büyür. Tarımsal İhracat Merkezi kuracağız” ifadelerinde bulundu.
Tarladan sofraya barkod sistemini geliştireceklerini belirten Yalçın, “Bu sistemle uygun bir şekilde üretim yapmaları için üreticiye destek olacağız. Kırsalda çok önemli TKDK destekleri var. Bu fonlar proje yapamadığımız için geri gidiyor. Proje konusunda kırsala yoğun destek vereceğiz ve oradan gelecek kaynaklarla kırsalda çok ciddi gelişmeler olacak” diyerek kırsal kalkınmaya yönelik bakış açılarını anlattı.
“KIRSAL KALKINMA KOOPERATİFİ KURMAYI HEDEFLİYORUZ”
Kırsal Kalkınma Kooperatifi kurmayı hedeflediklerini vurgulayan Yalçın, çiftlik evleri yapmayı planladıklarını, ağırlıklı siyah incir yetişen yerlerde bu çiftlikleri kuracaklarını açıkladı. Yalçın, “İnsanlar hafta sonları bu köylerde yaşamak isteyip kiralayacaklar. Nem toplama teknolojisiyle sulama sistemlerine katkı sağlamak istediklerini söyleyen Yalçın, “Kooperatif marketler yapacağız. Şu anki kooperatif marketleri yetersiz buluyorum. Doğal ve fiyatı uygun olan marketler açacağız” diye konuştu.
“ÇÖPE ATTIĞIMIZ 214 MİLYAR İLE BURSA’NIN SORUNLARINI ÇÖZEBİLİRİZ”
Bursa’ya göç alan illerde entegre hayvancılık ve yem üretimini desteklemek istediklerini ifade eden Yalçın, “Kaliteli ucuz üretimini sağlamak istiyoruz. Bursa Kooperatif Marketlerine ve kasaplarına et temin edeceğiz” dedi. Bir diğer projesinin Agreopark ve Tarım AVM’ler olduğunu açıklayan Yalçın, “Üreticilerimizi ve tüketicilerimizi sağlıklı ve çok doğal bir yapının içerisine alacağız ve ilçelerimiz son derece güzelleşecek. Yenişehir Havalimanını hareketlendirmek istediklerini de belirten Yalçın, “Fresh kargo uygulamasını başlatacağız. Sabiha Gökçen yönetimiyle birlikte çalışmayı planlıyoruz” diyerek Bursa’nın bir başka sorununa değindi. Çiftçilerin ve mevsimlik işçilerin çadırda yaşama probleminin altını çizen Yalçın, Yenişehir’de konaklama merkezi yapacaklarını vurguladı. Büyükşehir Gıda ve Tarım Okulları kurmak istediklerini de belirten Yalçın, “Şu anda ara eleman sıkıntımız var. Fiili olarak gıda ve tarım okullarını kurup, hukuki durumunu çalışacağız. Çok büyük ihtiyaç var. Hayvansal ve bitkisel atıklar ile yapılacak biyogaz ve kompost gübre tesisleri kurmak ve tarımda da kullanmak istiyoruz. Bursa’da boş arazilere buğday ekmek ve fırınlara ücretsiz un tedarik ederek uygun fiyatlı satış yapmalarını istiyoruz” diyerek projelerini açıklamayı sürdürdü. Gıda israfını önleme projelerini anlatan Yalçın, “Çöpe attığımız 214 milyar lira var. Bu parayla Nilüfer çayı temizlenir. Toki binaları dönüştürülür. Bu parayla Bursa’nın sorunu kalmaz” dedi.
“İLÇE BELEDİYELERİNE VERİLEN MERALAR SATILSIN DİYE DEVREDİLMEDİ”
İhracata dönük siyah incir üretim bölgelerinin genişletilmesini hedefleyen Yalçın, “52 köyde siyah incir üretiliyor. Biz bu kapasiteyi artırmak istiyoruz. Müşterisi hazır bir ürün. Ciddi bir çalışma yapmak istiyoruz. Siyah incir üretim bölgelerinin genişletilmesi adı altında çalışmalarımızı yapacağız. Genç çiftçiyi destekleyeceğiz. Ayrıca bu genç çiftçinin sosyal güvenlik primlerini ödeyeceğiz. Proje bazlı destekler vereceğiz” diyerek tarıma yönelik vereceği destekleri anlatmayı sürdürdü. Büyükşehir Yasasıyla meraların ilçe belediyelerine bırakıldığını söyleyen Yalçın, “İlçe Belediyelerine verilen meralar satılsın diye devredilmedi. Meraları satıp kaynak projesi olarak görüyorlar. Meraların yeniden kırsal kesimdeki kooperatiflere tahsisi gerçekleştirilecek. Mera Kanununa göre meralar mülkiyet konusu edilemez. İşin esası mera statüsünün kaybolmamasıdır. Biz buna çalışacağız” açıklamalarında bulundu.
YALÇIN BBB ADAYLARININ PROJELERİ HAKKINDA KONUŞTU: “20 YIL SONRA BİREBİR AYNI ÖNERİLER GELDİ”
Projelerini anlattıktan sonra Büyükşehir adaylarının projeleri hakkında konuşan Yalçın, anlattığı projelerin benzerlerinin Büyükşehir Belediye Başkan adaylarının projelerinde de yer aldığını vurguladı.
Yalçın, “Fakat hava kirliliği konusuna hiçbir aday arkadaş girmedi. Demek ki Bursa’nın hava kirliliği sorunu yok. Nilüfer Çayı’nda büyük bir tehdit var. 2 adayında bu konuda hiçbir fikri yok. Biri sadece rekreasyon yapacağız diyor. İçinde zehir akan bir derenin rekreasyonunu yapsanız ne olacak? Acil bir tünelin içine almanız gerekiyor. Bunu 5 OSB içine paylaştıracağız. Karacabey’e uzanan arıtma tesisiyle arıtıp denize vermeniz gerekiyor. Bunun maliyeti 7 milyar lira. Bu konuya hiç girilmedi. Nilüfer Çayı kimi ilgilendiriyor? Eskişehir Belediyesi’ni mi? Yeşil koridorları burada açıkladık. Bir arkadaş bu konuya değindi ve 20 yıl sonra hatırlandı. Bir diğer başlık sosyal konut. Belediyelerin sosyal konut stokuna sahip olması gerekiyor. İlk kez ‘sosyal konut yapacağız ve dar gelirlileri, emeklilere faydalandırılacağız’ deniliyor sağ olsunlar 20 yıl sonra hatırlandı. Bizim deprem anında sıkıntı yaşayacak 600 binamız var. Bunu böldüğünüz zaman 272 yıl yapıyor. Depremde arada 5 nesil gidiyor. Böyle yönetilmez. Hızlı konut üretimi önemli. Kent içi yol önerilerini de burada anlattık. Paralel yollar, alternatif yollar önerdik. Çok teşekkürler. 20 yıl sonra birebir aynı öneriler geldi.” dedi.
Yalçın, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“İyi ki bu toplantıları yapmışız. İlk toplantıda su fiyatlarında acilen yüzde 40 indirim yapılmasını söyledik. İlk önce eleştirildi şimdi yüzde 25 indirimler geldi. Yenilenebilir enerjiyi anlattık. Ona da belediye binalarının yüzde 70’inin yenilenebilir enerjiden kullanılacağı söylendi. İznik’i çok özel bir yere taşımamız gerekiyor. Burada epey bir şey anlattım. Bir adayımızda bazı konular hiç yok bu konulara hiç değinmedi. Diğer bir adayımız da İznik’te ‘okçuluk eğitimi vereceğiz’ dedi. İznik’in başka özellikleri var, okçuluğu İznik’i götürmene gerek yok. Bursa’da okul öncesi eğitim almayan kalmasın dedik. 2 adayında bu konuda bazı önerileri var. Emeklilere destekte akla yeni geldi. Suya, ulaşıma, sosyal konut açısından emeklilere destek vereceklerini söylediler. Güney yolu diye de bir kavram var. Kent silüetine aykırı bir iştir. Toki binaları gibi olur. Uludağ’dan sık sık sel riski var. Güney yolundan sel geliyor, o yolun halini düşünün. Teknik olarak bu gerekçelerle yanlış. 2 adayın bu önerisine karşı benim tünelle geçme yönünde bir önerim var.”
YALÇIN’DAN BURSA’NIN OSB SORUNUNA NEFES ALDIRAN ÇÖZÜMLER
“Bursaspor konusu da ciddi bir sorunumuz. Bursaspor’la yaşamını bütünleştirmiş birçok seçmen var. Buna ilgisiz kalamayız. Belediye Başkanımızın programına Bursaspor’a dair tek bir kavram yok. Diğer adayımız da genel konuşuyor, somut bir şey yok. Bursaspor’a ne yapılması gerektiğini ben anlattım. Güven ortamı oluşacak. Bursaspor Vakfı’nı yeniden yapılandıracağız ve en güçlü isimlerini oraya koyacağız. Para şeffaflık ve güven, iyi yönetici ister. Kaynak projelerimizi açıklamıştık. Bu konuya hiç değinilmemesine son derece üzüldüm. Bursa’nın sanayi yerleşimi hakkında da adaylarımız ne diyor? 17 tane organize sanayi bölgemizin yüzde 20’si boş. Tarım arazisi üzerinde kurulmuş fabrikalarımız da var. Büyükşehir Belediyesi bugüne kadar bir çözüm üretti mi? Üretmedi. BTSO kendi kendine bir şeyler yapmaya çalışıyor. Ne yapmak gerekiyor? Ben BUSİAD’ı ziyaret ettim. Bursa için önemli ve nitelikli yöneticileri var. Orada bir sunum yaptım. ‘Sizin sunumunuzun altına birebir imza atarız’ diyorlar. BEBKA ile birlikte planlamamız lazım dediler. Onların da önerisi benim de önerim İnegöl’den başlayan Eskişehir ve Bursa arasında bir koridor var. Sağlı sollu otoban özelliğinde bölünmüş bir yol var. Çok yakınında demir yolu geçiniyor, liman bağlantısı da var bu bölgenin. Orada sağlı sollu bir sanayi koridoru planladığınız zaman, 3’te 1’ni oraya götürüp yeşil OSB’ler kurulursa Bursa nüfusu en az 700 bin azalacak. Kentsel dönüşüm çok büyük bir problem olmaktan çıkacak. Trafik problemi azalacak. İçme suyu talebi azalacak. Bursa nefes alacak. Daha nitelikli, değerli hale gelecek. Bunu çalışmalıyız. İlk işim bu. Kestel’de nefes alınmıyor. İnsanlar kanser oluyor. Kestel’in 1 Nolu sanayisinin acilen buraya taşınması gerekli.”
YORUMLAR